| Sis olayını canlandırmam gerek. Bu yüzden yanımda bir mendil getirdim. | TED | ولذلك اريد ان احاكي الضباب ولذلك احضرت معي هذا المنديل |
| Geçen yılki fiyaskoyu yeniden aşamamak için zarf getirdim. | Open Subtitles | الآن,لا نريد ان نكرر كارثة العام الماضي لذا هذه السنة, احضرت معي بعض الظروف |
| Biraz mango da getirdim. Sidharth çok sever. | Open Subtitles | لقد احضرت معي بعض من المانجو انها المفضله لدى سيدهارت |
| İhtiyacın olursa diye yanımda bir paket getirdim. | Open Subtitles | موي، بخير؟ احضرت معي علبة إذا كنت في حاجة واحدة. |
| Ama bu gerçeği size ispatlamak için, bazı biyoluminesens planktonlar getirdim, ki bunun canlı bir gösteride gözü kara bir deneme olduğu tartışmasız. | TED | وسوف احاول ان ابرهن لكم هذه الحقيقة لقد احضرت معي بلانكتونات الضوء الحيوي انها محاولة مثيرة مستحيلة لا محالة من اجل استعراض حي للضوء الحيوي |
| Yanımda açlıktan ölen bir kabile dolusu Iraklı getirdim. | Open Subtitles | احضرت معي جميع العائلة العراقية الجائعة |
| Çok yakın bir arkadaşımı getirdim. | Open Subtitles | لقد احضرت معي صديقتي المفضلة هيذر |
| Çok iyi bir arkadaşımı getirdim. Adı Heather. | Open Subtitles | لقد احضرت معي صديقتي المفضلة هيذر |
| Pekâlâ çocuklar, kendinizi kaybetmenizi istemiyorum ama geçen hafta seçmelerine gittiğim ufak bir şovun "bölümlerini", sektör jargonudur getirdim yanımda... | Open Subtitles | حسنًا يا شباب , انا لا اريدكم ان تصبحوا مجانين ولكن احضرت معي "جوانب صناعة مصطلح" من عرض صغير اختبرته بالأسبوع الماضي |
| Ama sana kaburga getirdim. | Open Subtitles | لكن لقد احضرت معي اضلاع. |
| Fıkra kitabı da getirdim. | Open Subtitles | احضرت معي كتاب النكات |
| Galapag armağanları getirdim. | Open Subtitles | احضرت معي هدايا غالاباغوسية |
| İşte bu yüzden tercümanımı getirdim. | Open Subtitles | لهذا احضرت معي مترجمي . |
| Yanımda getirdim. Sessiz ol! | Open Subtitles | احضرت معي. |
| - Ben iyiyim. - Bak, kimi getirdim! | Open Subtitles | -انظري من احضرت معي . |