| O adamın hala serbest olabileceğini söyledik. | Open Subtitles | لقد اخبرناها للتو ان هذا الرجل قد يكون طليقا |
| Evlerine dönebileceklerini kadına söyledik zaten. | Open Subtitles | اخبرناها مسبقا بأنها تستطيع ان تعود الى الوطن |
| Gerçeği öğrenmek istiyordu, biz de söyledik. | Open Subtitles | ورغبت بمعرفة الحقيقة لذلك اخبرناها |
| Ona anlatırsak Bölüm'ü arar ve biz fark etmeden işe 30 kişi karışır. | Open Subtitles | اذا اخبرناها ستدعو القسم بأكمله وقبل ان تعلم شىء سيكون هنا 30 شخص هنا |
| Ona anlatırsak Bölüm'ü arar ve biz fark etmeden işe 30 kişi karışır. | Open Subtitles | اذا اخبرناها ستدعو القسم بأكمله وقبل ان تعلم شىء سيكون هنا 30 شخص هنا |
| Ona gay olduğumuzu söyledik. | Open Subtitles | لقد اخبرناها اننا ثنائي شاذ |