"اخبريها" - Translation from Arabic to Turkish

• söyle ona
• anlat
• söyler
• söyleyin

Tamam, dekanın partisinde. söyle ona, orada olacağım. Her şeyi bırakıp dediğinizi yapacağım.
اخبريها انى سوف أكون هناك _ الان انا من يقوم بدور الاصلاح _

söyle ona; onun yerinde olmak için her şeyi verirdim.
اخبريها اني اتمنى أن احضر لها اي كسوةٍ تريدها

Ve söyle ona beni polise ihbar etmesini affediyorum
و اخبريها انني اسامحها لأنها بلغت الشرطه عني

Bir dakika. Yazıyı sen yazmıştın. Hadi, anlat.
مهلاً، أنت كاتبة المقالة، اخبريها

Geri dönüşümün çok önemli olduğunu anlat..
اخبريها بان تدوير النفايات مهم

Artık bir değişiklik yapması gerektiğini söyler misin?
اخبريها اننى افتح المغسلة يوميا عليها فعل شئ للتغيير

Ama nasıl isterseniz, siz yine de söyleyin. Bir şey olmaz.
ولكن من دواعي سروري، اخبريها مجددًا، لا أرى ضرر في هذا

Ona ağaçlı pencerenin yanına yaklaşmamasını söyle. söyle ona!
اخبريها الا تقترب للنافذه المجاوره للشجره,اخبريها

Bir sonraki ölüde %50 indirim yapacağımı da söyle ona.
اخبريها ساعرض عليها النصف على الجثة القادمة

- söyle ona, Riley. - Neden her şeyi ben yapmak zorundayım?
اخبريها رايلي لماذا علي ان افعل كل شيئ ؟

Strese girdiğinde parmağını emdiğini söyle ona.
اخبريها عندما تكون مرهقة, تقوم بِمص إبهامها.

- Hadi tatlım, söyle ona.
اخبريها عزيزتي. لأن هذه الفتاة

söyle ona, küçük bir bira ve kurabiye için reddetmeyeceğim.
اخبريها إنني لن احضر البيرة والبسكويت

söyle ona film çeksin.
اخبريها أن تذهب لتصوير الأفلام

Havuzda öpüştüğümüzü söyle ona.
اخبريها اننا قبلنا بعضنا في المسبح

- Nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum, ama... - Sadece söyle ona.
انني لا اعرف كيف اقول ذلك ،ولكن- فقط اخبريها

Ona Trudy'yi anlat ve köprünün altından çok sular geçtiğini söyle.
اخبريها باني انا وترودي فعلناها

- anlat hikayeni ona. - Hikaye falan yok ki.
ـ اخبريها القصة ـ ليس هناك اي قصة

Ona burada acil bir durum olduğunu söyler misin? Bekle.
اخبريها لديّنا حالة طارئة؟

Söz veriyorum hiçbir şeye sinirlenmeyeceğim. Ona beni aramasını söyler misiniz?
فقط اخبريها ان تتصل بي

Eğer bu kayıp eşyalar içinden aldıklarımızla ilgiliyse ona onları geri vereceğimi söyleyin.
اذا كان هذا عن الأشياء التى أخذناها من الاشياء المفقودة اخبريها باننا سنرجعها

Yemek istemediğimi ona söyleyin. Ofisime bir bardak süt ve sandviç koymanız kâfi gelecektir.
.اخبريها أن كوب حليب وشطيره صغيره سيكون كافى