| Sonra genç bir anne kaçırıldı ve nerdeyse bir sunakta kurban edilecekti. | Open Subtitles | من ثم هناك والدة شابّة تم اختطافها وكانت التضحية ستتم في المذبح |
| Başkanın uçağı; Air Force One, kaçırıldı. | Open Subtitles | طائرة الرئيس الطائرة الرئاسية، تم اختطافها |
| Beyaz kadın tacirleri tarafından kaçırılmış olsaydı, bavulunu istetir miydi? | Open Subtitles | لو تم اختطافها هل كانت سترسل في طلب صندوقها؟ |
| Tahminen, kaçakçılar tarafından seks kölesi ticareti için kaçırılmış. | Open Subtitles | وكان يعتقد أنه تم اختطافها من قبل جماعات تعمل في مجال تجارة الجنس |
| Sizi, kaçırıldığı saatlerde onunla aynı markette gören bir tanık var. | Open Subtitles | لدينا شاهدة تقول انها شاهدتك بالمجمع التجاري في نفس وقت اختطافها |
| Hiçbirinin kulağında kaçırılma zamanı iki delik yokmuş. | Open Subtitles | و لا واحدة منهن كانت لديها اذن مثقوبة مرتين في وقت اختطافها |
| Neden şimdi? Tüm kadınlar Cuma gecesi kaçırıldı ve Pazar günü öldürüldü. | Open Subtitles | كل واحدة من النساء تم اختطافها ليلة الجمعة ولم تقتل حتى يوم الأحد |
| Sekiz yaşındaki Samantha Weller ailesinin evinin önünden kaçırıldı. | Open Subtitles | صاحبة ال 8 سنوات سمانتا والر تم اختطافها امام منزل عائلتها |
| Büyük ihtimalle kaçırıldı. Bunca zamandır onu arıyorduk. | Open Subtitles | لنفترض أنه تم اختطافها ونحن نبحث عنها منذ ذلك الحين |
| Yazın garsonluk yaparken iş çıkışı eve giderken kaçırıldı. 9 ay kayıptı. | Open Subtitles | تم اختطافها أثناء عودتها إلى المنزل من عملها الصيفي كنادلة اختفت لمدة 9 شهور |
| -Pek sanmıyorum. -Belki de kaçırıldı. | Open Subtitles | لا اعتقد هذا ربما قد تم اختطافها |
| Tekrar kaçırılmış olabileceğini düşünüyorsun. | Open Subtitles | يجب عليك قبول احتمالية أنها تم اختطافها مرة ثانية |
| Yine kaçırılmış olabileceği ihtimalini göz önünde bulundurmak zorundasın. | Open Subtitles | لا بد أن تضع في بالك أنها ربما تم اختطافها من جديد |
| Göçmen, çiftlik işçisi, otobüs durağından kaçırılmış. | Open Subtitles | تعمل بمزرعة للعمّال المهاجرين تمّ اختطافها عند موقف للحافلات |
| İlkinde, evden kaçırılmış. | Open Subtitles | في المرَّة الأولى تمَّ اختطافها من منزلها |
| Siz oyun oynarken, Abby yüzbaşının kaçırıldığı gün nerede olduğunu buldu. | Open Subtitles | بينما ثلاثتكم تلعبون آبي وجدت أين كانت الملازمة قبل اختطافها |
| Tam olarak kaçırıldığı vakitte birisiyle buluşacağından oldukça eminiz. | Open Subtitles | نحن متأكدين لحد ما من أنها كانت تقابل بنفس وقت اختطافها |
| İki dakika önce Beaumont Düşesi Sussannah'nın kaçırıldığı doğrulandı. | Open Subtitles | ف الدقيقتين الماضيتن تم التاكد من ان الاميره سوزانا دوقه بورمنت تم اختطافها |
| Onu tanıyoruz, kaçırılma davasında çalışmıştık. | Open Subtitles | اننا نعرفُها، لقد عملنا على قضية اختطافها. |
| Kaçırılmadan önce 65 yaşındaki bir eczacı tarafından çekilmiş. | Open Subtitles | لقد تم التقاطها بمعرفة صيدلي قبل دقائق من اختطافها. |
| Kaçırıldıktan sonra kızının içme alışkanlığı değişmiş. | Open Subtitles | بعد ان تم اختطافها عادات ابنتك فى الشرب تغيرت |
| Prue kayıp. kaçırıldığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | برو، مفقودة، ونحن نعتقد بأنه تم اختطافها |
| Sonra bir gün, motosikletli adamlar onu kaçırmaya çalıştı. | TED | وفي يوم، حاول بعض الاشخاص على دراجة نارية اختطافها |