"اخفيت" - Translation from Arabic to Turkish

• sakladın
• sakladım
• saklamıştın
• shui
• saklamıştım

Neden bunu benden sakladın ve bana eskrim hakkında yalan söyledin?
لم اخفيت هذا عني ولم كنت تكذب بشأن ذهابك لنادي المبارزة؟

Başkanın ofisinde saatler hakkında bilgiyi sakladın ve beni iki arada bir derede bıraktın.
في مكتب الرئيس انت اخفيت معلومة الساعات ووضعتني في وضع مرتبك

Bu yüzden bu davayı aldın, bu yüzden tanığı sakladın ve bu yüzden bir anlaşmayı kötü emellerine alet ettin.
لهذا أخذت القضية، و اخفيت شاهداً و تفاوضت حول امر التسوية بسوء نية

Şu hediyeye gelince baba, ben o sikkeleri çoktan sakladım.
حول تلك الهدية؟ ابى لقد اخفيت تلك العملات مبكرا

Kurdu kimsenin bakmayacağı bir yere sakladım
اخفيت ال "دوده" هناك حيث لن يفكر احد ابدا

Sen de Shawn'un yeteneğini uzun bir süre benden saklamıştın.
لقد اخفيت انت ايضاً قدرة " شون "لبعض الوقت

- "Porno shui". - Evet, ben icat ettim.
" اخفيت الاباحية ؟ "- اجل , لقد ابتكرت هذا المصطلح-

Aslında sorun olmazsa, Lex'in hediyesini bulamasın diye şarap mahzenine saklamıştım.
حسنا اذا لم تمانعي.. لقد اخفيت هديه زواج لكس في قبو الخمور حتي لا يستطيع ان يجدها

Bıçağı nereye sakladın, harika çocuk?
اين اخفيت السكين, ايها الفتى ؟

En azından duygularını sakladın.
على الاقل اخفيت مشاعرك جيدا تجاهه

Benim eski bir davam ve sen de kanıtı sakladın.
هذه قضيتي القديمة، و أنتَ اخفيت دليل.

Neden kaplanın mağarasında kaplan olmadığı gerçeğini sakladın?
لما اخفيت سبب عدم وجود النمر فى عرينه ؟

Tamam o kahrolası bıçağı nereye sakladın?
حسنا , اين اخفيت السيف بحق الجحيم؟

Sen başka bir dünyadan olduğunu benden 60 yıl sakladın.
رجائا انت اخفيت عني انك من غير عالم

Bu sözüm ona istilayı biliyordun ama sır olarak sakladın.
أنك كنت تعلم عن هذا الغزو... ولكنك اخفيت الأمر

Hastalığını neredeyse iki ay benden sakladın.
لقد اخفيت مرضاً خطيراً منّي قرابة شهرين

Resmini neden sakladın?
لماذا اخفيت الصورة ؟

Sonra kendi evimi yağmalayıp eşyalarımızı Niles'ın kulübesine sakladım.
ثم قمت بسرقة منزلي و اخفيت المسروقات في حجرة "نايلز".

Teyzemin tavsiyesi üzerine, ...bunu senden sakladım.
اخفيت ذلك عنك بناءا على نصيحة عمتي

Hayır, senin suçun değil. Ben sakladım.
لا , لم تكن غلطتك , انا اخفيت الامر