| Bu zevki kırk yıl daha tadamayacağım. | Open Subtitles | اما انا فلن انال هذه المتعة الا بعد اربعين سنة قادمة |
| Otuz veya kırk yıl gibi, mesela? | Open Subtitles | ثلاثين أو اربعين سنة, ربما؟ |
| ...kırk yılı aşan meslek hayatı boyunca çektiği fotoğraflardan bazıları. | Open Subtitles | وهي بعض من العديد التي التقطها خلال فترة عمله لاكثر من اربعين سنة |
| Ve Yılmaz Turgut o dükkanda kırk yılı aşan bir sürede, her gün fotoğraf çekti. | Open Subtitles | و يلمز توركات... قام بالتصوير هناك... كل يوم لمدة اربعين سنة |
| kırk yılı aşkındır Gambino ailesinin muhasebe kayıtlarını tutmuş. | Open Subtitles | دوّن السجلات المالية لعائلة (غامبينو) لأكثر من اربعين سنة |
| kırk yılı aşkındır Gambino ailesinin muhasebe kayıtlarını tutmuş. | Open Subtitles | دوّن السجلات المالية لعائلة (غامبينو) لأكثر من اربعين سنة |