| Neden Nottingham soyuyla birleşerek... topraklarımıza barış getirmeyesin? | Open Subtitles | لم لا تتحدي مع بيت نوتجهام ؟ و تشفي الجروح من ارضنا ؟ |
| Eğer öyleyse, ahâlimi alıp topraklarımıza götürmemi de farketmezsiniz. | Open Subtitles | اذا كان كذلك، فأنت لن تلاحظ عندما اقود شعبي خارجاً الي عائدين الي ارضنا |
| Askerlerini topraklarımızdan çekmeli, kendi bölgelerimizi bize geri vermeli. | Open Subtitles | مؤكد انهُ سحبَ رجالهُ من ارضنا اعيدو مناطقنا لنا |
| Ancak topraklarımızı Birleşik Devletlere saldırmak için bir üs olarak kullanamazsınız. | Open Subtitles | و لكنك لا تستطيع ان تستخدم ارضنا كقاعدة للتشن حجمات على الولايات المتحدة |
| Bizim topraklarımızda, bir erkek bir kadını isterse, kadın hayır diyebilir. | Open Subtitles | في ارضنا ،اذا رغب رجل في إمرأة، يمكنها الرفض |
| Bizim ülkemiz. İnsanların ülkesi tekrar yükselecek. | Open Subtitles | في ارضنا ، ارض الشعب ، سوف تزدهر مرة اخرى |
| - Burası bizim arazimiz. Öyle değil mi? | Open Subtitles | -ولكنها ارضنا ونحن نملكها ، اليس كذلك ؟ |
| Bizim arazimizde yaşayabilir ve ölmek zorunda da değil. | Open Subtitles | تستطيع ان تعيش في ارضنا هل سوف تموت ؟ |
| Yakıp yıkacakları şey bizim kasabamız bizim Topraklarımız, bizim hayatlarımız. | Open Subtitles | ما سيقومون بتدميره هو بلدتُنا. يغتصبوا ارضنا و يُدمروا حياتُنا. |
| Sadece 18 ay önce... topraklarımıza izinsiz girip konsolosumuzu öldürdünüz. | Open Subtitles | منذ 18 شهراً فحسب اقتحمت ارضنا |
| 11 Eylül'de topraklarımıza yapılan ilk saldırıya benzer bir olayla karşı karşıya olabiliriz. | Open Subtitles | قد نكون امام اول هجوم على ارضنا منذ 11-9 |
| Şu adamlar, çöle suyu, yeni bir hayatı getirmenin topraklarımıza Batı kültürünü getirmek olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | هذا الرجل ، يقول عندما تأتي بحياة مائيه, في الصحراء انا اتي بالاجانب الى ارضنا . |
| Bu bizim topraklarımızdan uzakta, sebebi her ne olursa olsun, hiçbir kanın dökülmediğini görmemiz içindir. | Open Subtitles | -يجب علينا ان لا نفكر فى اراقة الدم الغالى لهم -مهما كانت العملية,بعيدا عن ارضنا و نفوذنا |
| - topraklarımızdan vazgeçemeyiz. - Benim uğraştığım mesele de bu. | Open Subtitles | لايمكنكَ ان تتخلى عن ارضنا - تلكَ هي الصفقة التي عقدتها - |
| - Onları topraklarımızdan defetmek için ne gerekirse. | Open Subtitles | كل ما يتطلبه الامر لاخراجهم من ارضنا |
| İşte burada. "Sparta'nın insanları. Ordumuz topraklarımızı korumak için Persliler'e karşı ilerleyecek." | Open Subtitles | -ياشعب اسبرطة ان الجيش سيتحرك للدفاع عن ارضنا ضد الملك الفارسى |
| Mançuryalılar topraklarımızı işgal etti. | Open Subtitles | الاجانب يحتلون ارضنا |
| topraklarımızı bizlerden almaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | انهم يسعون لاخذ ارضنا منا |
| Antlaşmamızda bizim olarak belirlediğimiz kendi topraklarımızda avlanmak istiyoruz. | Open Subtitles | نحن نريد ان نصطاد على ارضنا و التي نصت المعهدة على اننا ممكن ان نحتفظ بها |
| - Derler ki Avalon'un şifalı sularının topraklarımızda bir membası vardır. | Open Subtitles | اجل يقال ان مياه افالون العلاجيه لها تاثير على ارضنا |
| - Harika, bizim ülkemiz, bizim seyircimiz ve bizim parlama zamanımız! | Open Subtitles | بافضل حال ,ارضنا و جمهورنا انه افضل وقت للتألق |
| Burası bizim arazimiz değil. | Open Subtitles | هذه ليست ارضنا. |
| Doğru, onunla kendi arazimizde savaşacağιz. | Open Subtitles | بالضبط ، اننا نقاتل على ارضنا |
| Topraklarımız şehitlerimizin kanıyla sulanmaktadır. | Open Subtitles | دم الشهداء , يسقي ارضنا المقدسة |
| ülkemizi, yiyeceğimizi ele geçirdiler. Evlerimizde yaşıyorlar. | Open Subtitles | لقد اغتصبوا ارضنا , غذائنا , عاشوا داخل منازلنا |
| Babalarımızın zamanında... bu arazide iki büyük bufalo sürüsü vardı. | Open Subtitles | في زمن آبائنا كان يوجد في ارضنا قطيعان من الجاموس |
| Babamın da hep söylediği gibi "İnsanlar toprağımıza gelip alkışlarlarsa toprağımızı boklayamazlar". | Open Subtitles | كما يقول ابي دائما "اذا ,وصل الانسان الى ارضنا وتسلق لا سيتطيعون الوصول الى ارضنا و يفسدو." |