| Bana karakterin hiç görmediğim bir yanını gösterdin bile. | Open Subtitles | لا.. لا لقد اريتني جزء من تمثيل لم اره من قبل |
| Fakat mutlu bir an için de olsa bana gösterdin aşkın ne olduğunu. | Open Subtitles | ولكن من اجل الاوقات السعيده التي اريتني فيها... ما بأمكان الحب ان يكون |
| Çünkü seninle tanıştığımdan beri bana yapmayı asla aklıma getirmediğim şeylerin nasıl yapılacağını gösterdin. | Open Subtitles | لأنه منذ أن قابلتك اريتني كيفية القيام بأمور لم اكن احلم بفعلها |
| Aynı bana gösterdiğin gibi. Ne söylersem yapıyor. | Open Subtitles | كما اريتني ستفعل ما أريده |
| - Bana gösterdiğin şu şey yok mu? | Open Subtitles | في ذلك الشيء الذي اريتني اياه |
| Nasıl hazırlanacağını bana göstermiştin. | Open Subtitles | لقد اريتني الطريقة، الا تتذكر؟ |
| Bunu göstermiştin. | Open Subtitles | لقد اريتني تلك الصورة من قبل |
| Ama sen bana bugün bir şey gösterdin. | Open Subtitles | لكنّك اريتني شيءاً هذا اليوم |
| Öyle olmadığını gösterdin. | Open Subtitles | لقد اريتني |
| Tıpkı bana gösterdiğin gibi. | Open Subtitles | كما اريتني |