| bir ruh çağırma toplantısında... şaman duyumsal bir paniği yönetir. | Open Subtitles | في جلسة استحضار الارواح الشامان-الوسيط الروحي - يقود ذعر حسّي |
| çağırma ayini özenli bir ruh çağırma gerektirmiyor. | Open Subtitles | لا تحتاج مراسم استدعاء الخدم إلى استحضار مفصّل |
| Hâlâ Palladia ruh çağırma ayini üzerinde mi çalışıyorsunuz? | Open Subtitles | ألازلتما تعملان على استحضار روح "بيليديان" ؟ |
| Ruhları buraya çağırmak için içten istemelisiniz. | Open Subtitles | عليك أن تكوني صادقة لتتمكني من استحضار الأرواح إلى هنا |
| Ama düzenbaz bir ruhu çağırmak tehlikeli bir şeydir. | Open Subtitles | ولكن استحضار هذه الروح الماكرة أمر خطير |
| Ruh çağırma ekipmanlarım tam burada. | Open Subtitles | عدة استحضار الارواح موجودة هنا |
| Sanırım beyefendi ruh çağırma seansını kast ediyor. | Open Subtitles | أظن أنه يعني جلسة استحضار أرواح |
| Bir çağırma çemberi. | Open Subtitles | بل دائرة استحضار. |
| - çağırma, tabii ki. | Open Subtitles | تقنياً هى استحضار ولكن اجل |
| Bizi ruh çağırmak için eski kuyu evine götürdü. | Open Subtitles | أعد لنا جلسة استحضار "في "منزل البئر |
| Eğer annemin ruhunu çağırmak istiyorsan sadece Jimmy Carter'ı överken bir kavanoz bozukluğu sallaman yeter | Open Subtitles | إذا كنتِ تحاولين استحضار شبح أمّي يمكنكِ خضّ جرّة دراهم و حسب خلال مدحكِ لـ(جيمي كارتر) |