| Ya bu içkiyi içersin ya da Dişlerini ağzına dökerim senin, tamam mı? | Open Subtitles | اشرب هذا المشروب او انا سوف اقبض على اسنانك و احذفهم فى حلقك,حسن؟ |
| Şimdi orada kaşlarını çatmış gözlerini sıkıca kapatmış ve Dişlerini gıcırdatarak... ve de parmakların sanki bir pistonmuşçasına sürekli sandalyenin koluna vurarak oturmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | وانت تجلس هناك عابسا ,وعيونك مغلقة باحكام, وتضغط على اسنانك, |
| Arka Dişlerini unutma. Yediklerin orada kalıyor. | Open Subtitles | لا تنسى اسنانك الخلفية حيث ان الغذاء يمكن ان ينحشر بينهما |
| Çünkü dün kazara senin diş fırçanı kullandım ve odur budur boğazım ağrıyor. | Open Subtitles | لأننى أستخدمت فرشاة اسنانك الامس بدون قصد وأتتنى قرحة فى الحلق منذ وقتها |
| Tamam, sen git dişini fırçala ben de bir dakikaya geliyorum. | Open Subtitles | حسنا , اذهب لكى تغسل اسنانك وانا سااتى فى خلال دقيقة |
| Zaten uyku zamanım geldi. Dişlerini fırçaladın mı? | Open Subtitles | بالاضافة انه قد الوقت وقت نومك هل غسلت اسنانك ؟ |
| - Yüzbaşı, bana teşekkür için tek kelime daha edersen, Dişlerini kırarım. | Open Subtitles | - قائد، تقول الكلمة أكثر من مرة لشكري، سأضربك حقّ واحطم اسنانك |
| Frank Dişlerini biraz daha temizlersen Almanlar bizi bir mil öteden görecekler. -Vurun onu. | Open Subtitles | اذا استمريت في تنظيف اسنانك الألمان سيرونك و يقتلوك |
| Bunların sana uygun olmadığını ve Dişlerini kırabileceğini de biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | وانت تعلمين انهم ليسوا جيدين لك لانهم قد يكسرون اسنانك. صحيح؟ |
| Haydi, gidip Dişlerini fırçala. | Open Subtitles | لماذا لا تذهبين لغسل اسنانك من اجل والدك |
| Ve bunu tekrar söyleyecek olursan... Dişlerini dökerim. | Open Subtitles | واذا قلت مرة اخرى انه حدث سوف اخرج اسنانك من فمك |
| - İyi mi? Şimdi neden Dişlerini fırçalayıp yatağa gitmiyorsun sonra sana hikâye anlatırım, tamam mı? | Open Subtitles | لماذا لا تذهب لغسل اسنانك ومن ثم تخبرني بكل شيء |
| Bugün dişleri tarıyoruz, siz de dişlerinizi taratabilir ve bu yöntemle yapılmış size uygun diş kaplaması yaptırabilirsiniz. | TED | فحص الاسنان اليوم تستطيع فحص اسنانك و طلاء اسنان صنع بهذه الطريقة ليناسبك |
| Bir iğneyi, yattığınız kişi bile olsa biriyle bir diş fırçasını paylaşmak istediğinizden daha fazla paylaşmak istemezsiniz. | TED | فأنت لا تريد ان تتشارك ابرة ملوثة كما انك لا تريد ان تتشارك فرشاة اسنانك حتى ولو مع الشخص الذي تشاطره السرير |
| Üzerime şapkan gelse, diş fırçanı kullansam bile gebe kalırım. | Open Subtitles | ربما أستخدم فرشاة اسنانك , ثم بعد ذلك أحمل |
| Lanet dişini kıracağım kıçına sokacağım ! | Open Subtitles | ساطرق اسنانك المنكوحه خارجاً واحشوها في مؤخرتك |
| Yani bütün dişlerinin döküleceği ama anüsünün sağlam kalacağı bir kazadan sonra mı? | Open Subtitles | تقصدين لو أنك تعرضت لحادث وسقطت كل اسنانك وشرجك هو الذي نجى |
| Pipon sıkıcı. Sarı Dişlerin sıkıcı. | Open Subtitles | والبايب الذى تدخنه مزعج وكذا اسنانك الصفراء |
| Dudağınla alt dişinin arasına. | Open Subtitles | او بين شفتيك تحت اسنانك الامامية العلوية |
| Dişinde çok fazla yemek artığı var! | Open Subtitles | يوجد طعام على اسنانك |
| dişin fazla uzamış. | Open Subtitles | آسف ايها الكلب لكن اسنانك كانت طويلة جدا |
| Barones dişlerinden gerdanlık, gözlerinden de küpe yaptıracak. | Open Subtitles | البارون سوف يصنع من اسنانك عقد ومن مقلتى عينيك اقراط |
| Dişine bıçak sıkıştırıp yelkenden aşağı kaymaktır. | Open Subtitles | إنها بفتح الاشرعه ووضع السكينه بين اسنانك |
| Bu şarlatan doktor senin dişlerine dolgu yapmadı. | Open Subtitles | اتمنى هذا، ولكن هذا الشيء ليس في فجوات اسنانك |
| Dişlerinde tel vardı, hem de gözlüklüydün. | Open Subtitles | كانت لديك اسلاك على اسنانك ونظارتك وكل شىء |
| Hem mınçıka taşıyorsan kimse Dişlerinle dalga da geçemez. | Open Subtitles | اضف الى ذلك وجود الاسلحة اليابانية معه لن يستهزأ احد من اسنانك |