| Bir defasında plaj da çok kum var diye şikayet bir adamdın? | Open Subtitles | الرجل الذي اشتكى من قبل من الشاطئ لأن به الكثير من الرمال؟ |
| Hepimizi seyrediyorlar. Bir bodrum kazdılar, ve hangilerimizin can sıkıcı olduğunu anlayabilmek üzere algoritmalar denemek ve çalıştırmak için casusluk merkezi inşa ettiler, ve herhangi birimiz bundan şikayet edersek, terörizm gerekçesiyle tutuklandık. | TED | الآن هم يراقبوننا جميعاً ، لقد قاموا بحفر القبو ، لقد قاموا ببناء مركز للتجسس ليقوموا بحساباتهم وتحليلاتهم ، ليعرفوا أينا أكثر شغباً. ولو اشتكى أى أحد منا ، فإنه يعتقل بتهمة الإرهاب. |
| Yılan balıklarının petrol koktuğundan şikayet ediyordu. | Open Subtitles | اشتكى بأن طعم ثعبان البحر لديه به طعم من النفط الخام |
| Eskiden Barry seninle aynı laboratuvarı paylaşmaktan şikayetçi olunca aşırı tepki verdiğini sanırdım. | Open Subtitles | تعلمون، كنت أعتقد باري والمبالغة في رد الفعل عندما اشتكى تقاسم مختبر معك. |
| Bak, hastalardan bazıları gece geç saatte konuşmandan şikayetçi oldular. | Open Subtitles | اسمعي، لقد اشتكى بعض المرضى عن حديثكِ في ساعة مُتأخّرة من الليل، |
| Ama şikâyet etmiyorum. Allah'ım, bu güzel hediye için teşekkürler. | Open Subtitles | و لا اشتكى يا الهى , شكرا على تلك الهدية |
| Eğer baş dönmesi ya da miğde bulantısı gibi bir şikayeti olursa beni arayın. | Open Subtitles | اذا اشتكى من غثيان او دوار او اي شيء يبدو غير طبيعي بالنسبة له اتصلي بي اوكي.. |
| Birçok seçmen seçim gününde dokunmatik ekranlar hakkında şikâyette bulunmuşlardı, | Open Subtitles | اشتكى العديد من الناخبين يوم الانتخابات حول الأصوات لمس بهم، |
| Hasta şikayet etmeye başlarsa ona şok ver ve uyumasını sağla. | Open Subtitles | وإذا ما اشتكى المريض أعطه صدمة واجعله ينام |
| Hastalardan birisi odasının temiz olmadığından şikayet etmişti, ben de tekerlekli sandalyesinin motorunu çaldım. | Open Subtitles | اشتكى مريضٌ ذات مرّة أن غرفته ليست نظيفة لذا سرقتُ المُحرّك من كرسيه المدولب |
| Asla şikayet etmedim çünkü o anların her biri bana ne yaptığımı ve neden burada olduğumu hatırlatıyor. | Open Subtitles | انا لم اشتكى ابدا, لان كل دقيقة من الدقائق تذكرنى ما انا اعمل و لماذا انا هنا. |
| Seni birinin şikayet etmiş olabileceğini düşünmüyorsun, değil mi? | Open Subtitles | الا تعتقدين ان احدا اشتكى عليك ، اليس كذلك ؟ |
| Onları terk çünkü neredeyse tüm müvekkillerinin şikayet etti. | Open Subtitles | اشتكى تقريبا جميع زبائنها أنها ملقاة لهم. |
| Sonra bir baktım, iki çocuğum olmuş Scarsdale'de yaşıyorum ve vergilerden şikayet ediyorum! | Open Subtitles | واعيش فى الريف اشتكى من الضرائب |
| Hiç kimse bu durumdan şikayet etti mi? | Open Subtitles | {\3cHFFFFFF\bord2}{\1cH900000\3cHFFFFFF\b1\}هل اشتكى أحد لك ؟ |
| Sigarasını söndürmeyi reddettiği için bir restoran daha ondan şikayetçi mi oldu? | Open Subtitles | هل اشتكى مطعم آخر منه لرفضه إخماد سيجارته؟ |
| Peki diğer komşular İHA'dan hiç şikayetçi oldu mu? | Open Subtitles | هل اشتكى أحد الجيران الآخرين بشأن طائرتكِ؟ |
| Ben hep kasadaydım cüzdanı hakkında şikayetçi olan kimseye rastlamadım. | Open Subtitles | ا تعلم قد كنت هنا طوال الوقت ولم الأحظ اي احد قد اشتكى حيال سرقة محفظتها ا تعلم قد كنت هنا طوال الوقت ولم الأحظ اي احد قد اشتكى حيال سرقة محفظتها |
| Daha sonra kendini kötü hissettiğinden şikayetçi oldu. | Open Subtitles | و من ثم اشتكى بأنه ليس على ما يرام |
| - Kim şikâyet etti? | Open Subtitles | بماذا تعني أنك تلقيت بعض الشكاوي ؟ من الذي اشتكى ؟ |
| Hasta bir hafta önce boğaz ağrısı şikayeti bildirmiş. | Open Subtitles | المريض اشتكى من حلق ملتهب قبل عدة اسابيع |
| - Harika. - ...demek Hıristiyanlık propagandası yapan biri şikâyette bulundu. | Open Subtitles | اذا, كان رجل ديني الذي اشتكى |