| Bizim avcı uçaklarımızdan biri hafif isabet aldı, gemilerde hasar yok, can kaybı yok. | Open Subtitles | تقرير بالخسائر , سيدى: واحده من مقاتلاتنا اصيبت باصابه طفيفه لا يوجد اضرار بالسفن , لا يوجد خسائر |
| Nice'deki Amerikan Konsolosluğu sabah gerçekleşen bir patlamada büyük hasar aldı. | Open Subtitles | حدثت اضرار كبيرة من جراء انفجار هذا اليوم |
| Doktor, bel kemiğinde kalıcı bir hasar olmadığını söyledi. | Open Subtitles | الطبيب قال، أنه لا توجد اضرار بعمودك الفقري |
| Sonra Bart isimli kocamanımız geldi, 5.5 kg ağırlığındaydı ve bayağı bir hasar bıraktı. | Open Subtitles | وهالولد اسمه بارت والذي كان وزنه 5 كيلوات عند هالولاده ,وسبب اضرار كبيره |
| Sigortaları duman hasarını kapsamıyor yani duman hasarı için ödeme yapmayız. | Open Subtitles | لم يؤمنوا ضد اضرار الدخان لذا لاندفع لاجل اضرار الدخان |
| FTL başka hasar almamış. | Open Subtitles | محرك السرعه الفائقه لم يأخذ أى اضرار أخرى |
| Ölüm sonrası ağırlık bağlanmasından oluşan bir hasar yok. | Open Subtitles | لم يكن هناك اى اضرار بعد الوفاة من الربط بثقل |
| Yeterli hızla, kim bilir ne kadar hasar verir. | Open Subtitles | مع ما يكفي من السرعة , وما مقدار ما ستسببه من اضرار ؟ |
| 56 kiloluk kızgın bir kadın çok hasar verebilir. | Open Subtitles | سبع وخمسين فى المائه من النساء الغاضبه تستطيع فعل اضرار مفزعه |
| Çok fena acıyor. Ama acı iyidir. Sanırım sinirlerde bir hasar yok. | Open Subtitles | انها تؤلمني كثيرا , لكن الأم شيء جيد يعني لا توجد اضرار بالعصب |
| Sorunlar. Geminin su sathının altında yapısal hasar var. | Open Subtitles | بعض المشاكل، هناك اضرار لحقت بهيكل السفينة تحت سطح الماء |
| - Trick'le konuştuğumuz şey bu değildi. - Tamamlayıcı hasar. | Open Subtitles | هذا ليس ما ناقشناه انا و تريك اضرار جانبية - |
| Gemi genelinde hasar raporları geliyor, Albay. | Open Subtitles | استلم تقارير عن اضرار فى السفينة سيدى |
| pete nörolojik hasar olmadığını söyledi. | Open Subtitles | بيت يقول انه لايوجد اضرار في الدماغ |
| Organlarda ve kas dokusunda büyük hasar var,.. | Open Subtitles | هناك اضرار جسيمة للاعضاء و الانسجة |
| Eğer hedefe kilitlenirsek, yan hasar... | Open Subtitles | اذا ضربنا الهدف سيكون هناك اضرار جانبية |
| İlk patlama pek bir hasar vermemiş. | Open Subtitles | الانفجار الاول لم يسبب اضرار كثيره |
| Herhangi bir hasar olduğunu sanmıyorum. İyiyiz! | Open Subtitles | لا اعتقد ان هناك اي اضرار,نحن بخير. |
| Bu kemik hasarı çoklu miyelomu anımsatıyor. | Open Subtitles | اضرار العظام تذكرنا بالورم النقوي المتعدد. |
| Yansıma olan bir yerde olmama rağmen atlayış sırasında uzun süreli ciddi beyin hasarı gerçekleşti. | Open Subtitles | اما انا في الصدي أو فى المستدامة اضرار دماغيه خطيره اثناء القفزة |
| Kapsamınız... su hasarını, yangın hasarını ve elektriksel sorunları içeriyor. | Open Subtitles | اذا، غطينا اضرار المياه والحريق والكهرباء |