"اعتقدت أني" - Translation from Arabic to Turkish

• sandım
• sanmıştım
• düşünmüştüm
• düşünüyordum
• olduğumu

RW: Bir keresinde Koca Ayak gördüğümü sandım, ama sadece bir Alman kurduymuş.
راين: مرة اعتقدت أني رأيت ذو القدم الكبيرة لكنه كان مجرد كلب.

Bu dünyayı anladığımı sandım. Buraya aitim sandım.
اعتقدت أني قد فهمت هذا العالم اعتقدت أني قد انسجمت فيه

Sonsuza dek kaybettiğimi sanmıştım.
لقد اعتقدت أني أضعته للأبد كيف ؟ أين وجـ ..

Notlarım! Sağolun, onları kaybettiğimi sanmıştım.
مذكراتي ، اوه ، شكرا لك اعتقدت أني اضعتهم

Bu olayın üstesinden gelirim diye düşünmüştüm ama burada her şey çok garip.
اعتقدت أني سأعتاد على هذا المكان ..لكن كل شئ غريب هنا

Kentin kötülüklerinden, köye taşınarak kaçabileceğimi düşünmüştüm.
اعتقدت أني سأهرب من غرابة المدينة عن طريق الإنتقال للريف

Ve bu kaderden kaçmak için en ufak bir umut varsa, kaçarım diye düşünüyordum.
اعتقدت أني سأقبل حتى بأضعف فرصة للهروب من هذا المصير كنتُ سآخذه

Ve cici bir hanım olduğumu sandığına bahse girerim.
وأنا التي راهنتُ أنكَ اعتقدت أني سيّدة بالكاد

Gelirken o kadar konuştu ki bir an geyik avlamış gibi ağzını bağlayıp kamyonetin bagajına koyacağımı sandım.
لقد تحدثت كثيرا في الطريق إلى هنا اعتقدت أني سأربطها في عربة الشاحنة كغزالة

Seni kaybettim sanmıştım ahbap. Seni kaybettim sandım.
لقد اعتقدت أني خسرتك يا صديقي لقد اعتقد أني خسرتك

O kahpe büyücü yüzünden seni sonsuza kadar kaybettim sandım.
تلك المشعوذة العينة، اعتقدت أني سأفقدك إلى الأبد.

Bunu halledebilirim sandım ama haklısın, halledemiyorum.
اعتقدت أني أستطيع إصلاح هذا، لكنكِ محقه لا أستطيع

- Bilmiyorum, tekrardan kokusunu aldığımı sandım ama sonra gitti.
- لا أدري - اعتقدت أني شممتها ثانية لكنها اختفت

Onurumu kaybettiğimi ve babamın onu geri verebileceğini sanmıştım.
لقد اعتقدت أني فقدت شرفي و أن أبي و بطريقة ما يستطيع إعادته لي

Yanlış aramışım. Beslenme uzmanımı aradığımı sanmıştım.
غلط في الرقم، اعتقدت أني أتصل بأخصائي التغذية

Bütün o insanlar ona bakarken şaşırıp kalır sanmıştım.
ستريدوم : اعتقدت أني سأراه مرتبكا أمام كل هؤلاء الناس يحدقون به

Zamanım olursa onu görmeye giderim diye düşünmüştüm.
عجوز عذبة، اعتقدت أني سأقابلها في وقت ما. إن كان لدي وقت

Belki seni arabana yürürken yakalarım diye düşünmüştüm ama...
اعتقدت أني سأستطيع محادثتك بينما أنت متجه لسيارتك

Ona, senin onu nasıl gammazladığına dair olan hikayeyi, anlatabileceğimi düşünüyordum.
اعتقدت أني سأخبره قصة عن كيفية رعايتك له