| Hadi rahibeye ne yapabildiğini göster. | Open Subtitles | اعرضي ما تقومين به على الأخت. |
| Onlara kasetleri göster. | Open Subtitles | فقط اعرضي عليهم الأشرطةَ. |
| Carrie'nin bir fotoğrafını göster. Kenny'nin de. | Open Subtitles | اعرضي عليهم صورة (كاري ) و (كيني) أيضًا |
| On yıl teklif edin, mahkemeye gitmek zorunda kalmayalım. | Open Subtitles | اعرضي عليه مدة سجن 10 سنوات وليس علينا أن نتقابل في المحكمة |
| Ölü birisiyle çekilen Selfie'den daha mı iyi sence? Oh. Bana bir teklif sun, gerisini bana bırak. | Open Subtitles | أليس أفضل من أخذ صورة مع جثة؟ اعرضي علي اتفاق، و لا تقلقي به |
| Bir içki teklif et ve konuşmak için buraya getir. | Open Subtitles | اعرضي عليه شراباً واجعليه يتكلم |
| göster anlat oyunu. | Open Subtitles | اعرضي و أخبري |
| Pekâlâ, git Diane'e de göster. | Open Subtitles | طيب , اعرضي ذلك لــ (دايان) |
| Göl evini teklif et. | Open Subtitles | اعرضي عليها منزل البحيرة خاصتكِ |
| Savcı-sanık uzlaşması teklif edin. | Open Subtitles | شكرًا. اعرضي علينا صفقة استرءاف (يعني اعتراف مقابل تخفيف الحكم) |
| Dinle, yalnızca bir şeyler teklif et. | Open Subtitles | اسمعي، اعرضي عليه شيئًا ما |
| Ona mücevherle ödeme yapmayı teklif edeceksin. | Open Subtitles | اعرضي عليه الجوهرة |