| Kusura bakma Sam, meşgul olduğunu biliyorum... ama öğle olmak üzere. | Open Subtitles | لو سمحت سام انا اعرف انك مشغول انها تقريبا وقت الظهر |
| Peter'ın en iyi dostu olduğunu biliyorum ve bana ısınamadığını da biliyorum. | Open Subtitles | اعرف انك اعز اصدقاء بيتر واعرف انك بالتحديد لم تكن متحمسا تجاهي |
| Peter'ın en iyi dostu olduğunu biliyorum ve bana ısınamadığını da biliyorum. | Open Subtitles | اعرف انك اعز اصدقاء بيتر واعرف انك بالتحديد لم تكن متحمسا تجاهي |
| Bütün gün onunla olduğunu biliyordum ve olay anında da onlarlasındır diye düşündüm. | Open Subtitles | كنت اعرف انك معه طوال اليوم و اعتقدت انك معه حينما حدث الأمر |
| Bunu istemediğini biliyorum ama ikimiz için de en iyisi bu. | Open Subtitles | أنا اعرف انك لا ترغبين في هذا و لكنه الأفضل لكلانا |
| Bu bölünmeden benim kadar nefret ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | انا اعرف انك تكره الانقسام بالقدر ذاته الذي اكرهه |
| Yüzbaşı Cooney ile yakın olduğunuzu biliyorum, Albay. | Open Subtitles | اوه ؟ كولونيل , انا اعرف انك و كابتن كونى متقاربين جدا |
| Orada bir yerde olduğunu biliyorum, Cross. Hissedebiliyorum. | Open Subtitles | اعرف انك بالخارج هناك , كروس يمكننى ان استشعر ذلك |
| İşkence bu. Senin de bana ihtiyacın olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | هذا نموزج تعذيبُ انا اعرف انك تحتاجْني بقدر أَحتياجُي لك. |
| Ben Efendi Wong'un yerel polislerin ustası olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | انى اعرف انك يا سيد ونج انك فى المقاومة الشعبية |
| Çünkü kıçını kaldırmaya meyilli olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لاني اعرف انك تسعي للحصول علي هذه المؤخره |
| Prosedüre uymak zorunda olduğunu biliyorum, ama beni dinle. | Open Subtitles | انا اعرف انك ستلتزم فى اتباع الاجراءات و لكن ساعدنى فى الخروج من هنا |
| Bir kayıp yaşadın biliyorum, zor olduğunu biliyorum, ama bu sıradan bir talep değil. | Open Subtitles | اعرف انك خسرت الكثير ، وتألمت ولكن الامر ليس روتيني |
| Bir şey yapıp yapmadığını bilmiyorum, ama korkmuş olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | انا لا اعرف انك فعلتى اى شىء ولكنى اعرف انك خائفه |
| Bilirsin, ikimiz dışarı çıkıcaz, kızlarla takılacaz. Yani, Kadınlara karşı nasıl olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | انا اعنى انا وانت نقابل الفتيات انا اعرف انك رائع معهم؟ |
| Yanımda olduğunu biliyorum ama yine kalbimin kırılmasını istemiyorum. | Open Subtitles | اعرف انك هنا لكن لاااستطيع تحمل الجرح مرة اخرى؟ |
| Adi olduğunu biliyordum ama arkadan bıçaklayan bir hurdalık itinden başka bir şey değilmişsin. | Open Subtitles | انا دائماً كنت اعرف انك وضيع لكن انت لا شيئ اكثر من كلب تافه طاعن في الظهر |
| Hayal meyal önemli biri olmakla meşgul olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | اعرف انك كنت مشغولا جدا بأن تكون هاما بشكل غامض |
| Biliyorum ki soruları sevmezsin, fakat neden bunu yapıyorsun? | Open Subtitles | اعرف انك لا تحب الأسئلة لكن لماذا تقوم بذلك |
| Scotch'u aldığımda.... çekip gitmediğini nereden bileceğim? | Open Subtitles | عندما اتى بالاسكوتش كيف اعرف انك لم تنتهى؟ |
| biliyorum sen her zaman böyle egzotik yerler görüyorsun ama buradaki yerel halk bizim için oldukça saygı değer. | Open Subtitles | انا اعرف انك تري بقاع غريبة مثل هذة طوال الوقت ولكن هذة لائقة لنا بالنسبة لمديين |
| İlginç. Senin merhametli olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | مضحك , لم أكن اعرف انك متسامحه على الإطلاق. |
| Bir adım önde olmamı Sevdiğini biliyorum, kaybolma zamanı yakınında arama yapılmamış ve kalanları çözmek de biraz daha zaman alacak. | Open Subtitles | نعم اعرف انك تحب ان أستبق بخطوة لذا لم يكن هناك اتصالات قريبة من فترة الاختفاء و الباقي سأحتاج لفترة لأخترقه |