| Biz de onlara verebildiğimiz her şeyi verdik. | Open Subtitles | وقد اعطيناهم كل ما كان بأمكاننا أن نعطيه لهم | 
| Yeni özerklik anlaşmasıyla onlara kendi yeraltı kaynaklarını kullanma hakkı verdik. | Open Subtitles | للتو اعطيناهم حق التنقيب في ارضهم | 
| - Zaten bütün cinayetleri onlara verdik. | Open Subtitles | ولكننا اعطيناهم كل جرائمنا بالفعل | 
| Onlara zaten bir koz verdik. | Open Subtitles | لقد اعطيناهم عذراً للتو | 
| İstediklerini verdik. | Open Subtitles | اقصد, نحن اعطيناهم ما يريدون | 
| Onlara istediklerini verdik. | Open Subtitles | لقد اعطيناهم ما أرادو. |