| Sizin güçlü olmanız gerekiyor. Bütün o şeylere ihtiyacınız yok ki? | Open Subtitles | من المفترض ان تكونوا رجال اقوياء لستم بحاجه للادوات صح ؟ |
| Merhamet bir yalan, kendilerini güçlü hissettiren zayıfların bir aldatmacası. | Open Subtitles | الرحمة هى كذبة , تضليل الضعيف لان يعتقدوا انفسهم اقوياء |
| Eğer sağlam ve güçlü kalabilseydiniz, o da evinde kendi evinde, yaşıyor olacaktı. | Open Subtitles | اذا كنتم بقيتم مستقرين و اقوياء لكانت حية في منزلها وانتم ايضا لكن |
| Birlikte çok daha güçlüyüz değil mi? | Open Subtitles | نحن اقوياء اذا اصبحنا مع بعضنا البعض . صحيح . ؟ |
| güçlüler ve korsanların aksine onurları var. | Open Subtitles | انهم اقوياء , وليسوا مثل القراصنة لديهم الشرف |
| Her kim tutunmayı başarırsa gelecek yıla ulaşacak kadar güçlü, kullanışlı sayılırmış. | Open Subtitles | ومن يتمسك بها يتم اعتبارهم اقوياء كفاية ومفيدين ليعيشوا حتى السنة المقبلة |
| Tren bir dağın içinden geçecek kadar güçlü mü? | Open Subtitles | أنحن اقوياء بما فيه الكفاية لصناعة نفق ؟ |
| İki güçlü adam, İki irlandalı... iki tane siktiğim ayyaşı aynı filmde. | Open Subtitles | اثنان اقوياء , اثنان ايرلنديان مفعمان بالحيوية و النشاط في نفس الفيلم معا |
| güçlü arkadaşlarım var dediğimde, güçlüyü kastetmiştim. | Open Subtitles | عندما قلت بأننى عندى اصدقاء اقوياء اعنى اقوى |
| güçlü iradeye sahip insanlara ihtiyacımız var. Zihnen kuvvetli. | Open Subtitles | اننا بحاجة الى أناس ، اقوياء الارادة وحادين الذكاء |
| # Ne kadar güçlü ve... # # ...gururlu olacaklarını düşünecekler. # | Open Subtitles | ستستمع هذه الأغنية . .. ستعرف كم كنا اقوياء |
| Bizim tanrılarımız güçlü savaşçılardır, ama adil ve sözlerine sadıktırlar. | Open Subtitles | الهتنا محاربين اقوياء ولكنهم عادلون ومخلصون لعالمهم |
| Mutantların çok güçlü olduğuna dair -yada düşüncelerimizi okuyabildiklerine -ve düşüncelerimizi kontrol ettiklerine dair, | Open Subtitles | عن المتحولون انهم اقوياء جدا وان بامكانهم دخول عقولنا والتحكم في افكارنا |
| İkimiz de yalnız olacak kadar güçlü değildik. | Open Subtitles | و لسنا اقوياء كفاية حتى نعتمد على أنفسنا أياً منا |
| Baban geliyor, o zamana kadar güçlü olmalıyız. | Open Subtitles | اباكِ سيأتى و حتى ذلك الحين يجب ان نكون اقوياء |
| Baban geliyor, o zamana kadar güçlü olmalıyız. | Open Subtitles | اباكِ سيأتى و حتى ذلك الحين يجب ان نكون اقوياء |
| En iyisi, kabukları içinde, çok sulu patates lapası! Midelerini bulandırsa da onları güçlü tutar. | Open Subtitles | أفضل شيء هو ثريد البطاطا بالقشور يأنون منه، لكنه أبقاهم اقوياء. |
| Babanız için güçlü olmalısınız, tamam mı? | Open Subtitles | يجب ان تكونوا اقوياء لأباكم ، الآن ، موافقين؟ |
| Birimizin güçlü olduğu yerde, hepimiz güçlüyüz. | Open Subtitles | حيثما يصبح شخصاً قوياً، فنحنُ جميعا اقوياء. |
| Beni kim yaktıysa, gözlerden uzak olmamı istedi,... ve bunu yapacak kadar da güçlüler. | Open Subtitles | من احرقني - ارادني بعيدا عن الانظار وكانوا اقوياء بالقدر الكافي ليجعلوه يحدث |
| ama bunun için sizler yeterince güçlüsünüz. | Open Subtitles | لكن البقية كلهم رجال اقوياء |
| Savaşmaya çalıştık ama çok güçlüydüler. | Open Subtitles | حاولنا التصدي لهم ولكنهم كانوا اقوياء جدا |