"الآتي من" - Translation from Arabic to Turkish

    • dan çıkan
        
    • lu
        
    Hindistan'dan çıkan üçüncü tür görünmez inovasyona; Hintli şirkerler tarafından istihbarat verildiği için süreç inovasyonu diyoruz. TED النوع الثالث للابتكار الآتي من الهند هو ما نسميه بابتكار العمليات، بسبب حقنة من الذكاء من قِبل الشركات الهندية.
    Hindistan'dan çıkan ikinci tür görünmez inovasyona; Hintli şirketler için dış kaynak inovasyonu diyoruz. Bugün, birçok şirket Hindistan şirketleri ile tüm dünyaya satacakları global ürünlerin geliştirilmesinin büyük bir bölümü için anlaşmalar yapıyorlar. TED النوع الثاني من الابتكار الغير مرئي الآتي من الهند هو ما نسميه بتصدير الابتكار إلى الشركات الهندية، حيث تتعاقد الكثير من الشركات اليوم مع الشركات الهندية للقيام بجزء كبير من مهام تطوير المنتج لمنتجاتهم الدولية والتي ستباع إلى العالم بأسره.
    Oregon'lu delikanlı gitti, yerine Open Subtitles ماذا فعلوا بك؟ هل غيروا الفتى البسيط المتواضع الآتي من أوريغن؟
    "Sao Paolo'lu çocuk şanssızdı", diye düşündüm. Open Subtitles قلت في نفسي "حظ هذا الشاب الآتي من (ساو باولو) جيّد"0
    - Evet. O an Sao Paulo'lu bu adamın ne kadar talihsiz olduğunu düşündüm. Open Subtitles قلت في نفسي "حظ هذا الشاب الآتي من (ساو باولو) جيّد"0
    Sao Paolo'lu herkes pis işlere bulaşmıştır. Open Subtitles قلت في نفسي "حظ هذا الشاب الآتي من (ساو باولو) جيّد"0 في الواقع؛ نحن ذاهبان إلى هناك حقاً؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more