| O kesilmiş kafayı bana ilk fırlattıktan sonra, bi bulmacanın parçaları gibi, beni bu oyuncaklarla bırakıyor. | Open Subtitles | أولاً, ألقى برأس مقطوع على ثم ترك لى أجزاء الدمية تلك مثل قطع الأحجيه |
| Ama bulmacanın parçalarını bir araya getirmekten daha sinir bozucu bişey olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | ...لكن ليس هناك شئ أكثر إحباطاً من وضع الأحجيه مع بعضها وإكتشاف أنها |
| Ama, elimde bu bulmacanın bir parçası varsa ve onda da bir diğeri belki bunları bir araya getirip, birbirimize yardımcı olabiliriz. | Open Subtitles | ولكن أذا حصلتُ على قطعه من الأحجيه ولديه الأخرى |
| Üç kurbanın da intihar ettiğini öğrenince gördüklerimi Mozaik'te çapraz başvuruyla inceledim. | Open Subtitles | عندما وجدت أن جميع ضحايانا قاموا بالإنتحار بحثت عنهم في موقع "الأحجيه" |
| Mozaik, dünya çapında yüz binlerce insandan ofisimizin 29 Nisan 2010'un nasıl olacağının bir portresini çizmesine olanak sağlayan öngörüler toplamış durumda. | Open Subtitles | جُمعت من الومضات المستقبلية نفسها تشكيلة" الأحجيه"قدجمعترؤى .. مئات الآلاف الأشخاص من جميع أنحاء العالم |
| Çok kesin bir kanıtı bekliyorum, Bilmecenin son parçasını. | Open Subtitles | انا انتظر القطعه الأخيره من الدليل القطعه الأخيره من الأحجيه |
| Bilmecenin tüm parçaları yerini buldu. | Open Subtitles | كل أجزاء الأحجيه فى مكانها الصحيح |
| Bu araç bulmacanın bir parçası değil Bunlar. | Open Subtitles | ...هذه الشاحنه هى جزء آخر من الأحجيه .... وهم كذلك |
| Öngörümde Mozaik adında bir şeyi soruşturuyordum. | Open Subtitles | فيرؤيتي.. كنت أبحث في شيء يدعى "الأحجيه" |
| Her hafta, Mozaik soruşturmasından... alabildiğim tüm bilgileri değişim noktasından aktarıyordum. | Open Subtitles | كلأسبوع,آخذ أيمعلوماتٍمتعلقةً.. بتحقيق "الأحجيه" و أتركها في نقطة تبادلٍ سريه |
| O adi Bilmecenin cevabı yok! | Open Subtitles | هذه الأحجيه لس لها حل |
| - Her Bilmecenin bir cevabı vardır. | Open Subtitles | كل الأحجيه لها حل |