| Ne zaman yanımda sen olsan böyle ahlaki seçeneklerin arasında kalıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط يجب أن أواجه هذه الخيارات الأخلاقيه عندما أكون معك |
| ahlaki standartlarıma göre elimden geldiğince işte. | Open Subtitles | إنه أقل ما يمكنني فعله نظرًا للمعايير الأخلاقيه التي لدي. |
| Ama ahlaki standartlar her yerde aynıdır. | Open Subtitles | ولكن المعايير الأخلاقيه تنطبق على الجميع |
| Her doktorun kendi özel ahlaki standartları vardır. | Open Subtitles | حسنًا,كل طبيب لديه معاييره الأخلاقيه الخاصة |
| Pranga kamplarımız, yalnızca fiziksel olarak değil ahlaki olarak da mahkumların yararınadır. | Open Subtitles | ... السلاسل الحديديه مفيده للمحكوم عليهم ليس جسديآ فقط و انما من الناحيه الأخلاقيه ... أستطيع أن أذكر لكم |
| Tamam, David, daha ileri gitmeden, olayın ahlaki yönünü konuşalım. | Open Subtitles | حسنا , دايفيد ...قبل أن نذهب أبعد من ذلك دعنا نبعد المبادىء الأخلاقيه بعيدا |
| Tamam, David, daha ileri gitmeden, olayın ahlaki yönünü konuşalım. | Open Subtitles | حسنا , دايفيد ...قبل أن نذهب أبعد من ذلك دعنا نبعد المبادىء الأخلاقيه بعيدا |