| - Geçtiğimiz Çarşamba öğlen saatlerinde gördüğü. | Open Subtitles | التي رأتها في الحديقة عصر الأربعاء الماضي |
| Çarşamba gecesi ve bundan önceki cuma gecesi başka yerde olduğunu ispat edebilir misin? | Open Subtitles | هل لديك حجه ليلة الأربعاء الماضي ويوم الجمعة الفائت ؟ |
| Geçen Çarşamba gelmedin değil mi? | Open Subtitles | أنتِ لم تمري يوم الأربعاء الماضي و أنا لم أكن موجوداً |
| Geçen Çarşamba söz ettiğin şeyden bahsetmek istiyorum. | Open Subtitles | في الواقع أردت أن أتحدث عن شيء تحدثنا عنه الأربعاء الماضي |
| Geçtiğimiz Çarşamba Robert Craft ile yemekteydim. | Open Subtitles | تناولت الغداء مع (روبرت كرافت) الأربعاء الماضي |
| Benim arkam Çarşamba gününe kadar sonuna kadar dürüsttü. | Open Subtitles | ولكن رغم ذلك، مؤخرتي كانت واضحة لك تماماً في الأربعاء الماضي |
| Geçen hafta Çarşamba gününden beri kullanılmamış. | Open Subtitles | لم يقم أو يتلقى مكالمة منذ الأربعاء الماضي |
| Grup izlemeye gittiğini söylediğin geçen Çarşamba akşamı ne yaptın? | Open Subtitles | حسنا , ماذا فعلت عندما قلت انك سوف تذهب لتري فرقة الأربعاء الماضي |
| Geçen Çarşamba akşamıydı. Her zamanki gibi bir devriyedeydim. | Open Subtitles | لقد كانت الأربعاء الماضي لقد كنت في دورية عادية |
| Evet geçen Çarşamba, ailelerin imzalaması için. Geri getirmedi zaten. | Open Subtitles | الأربعاء الماضي , لتوقيع الأهالي ولم يرجعهم حتى الآن |
| Arayıp bakmanı istiyorum geçen Çarşamba akşamı oradaydı mı diye. Lütfen. | Open Subtitles | ما إذا كان موجوداً هناك مساء يوم الأربعاء الماضي, أرجوكِ |
| Son fotoğraf, geçen Çarşamba çekilmiş. | Open Subtitles | أخر صورة قد تم التقاطها كانت الأربعاء الماضي |