| Normal şartlar altında... iyi bir Sorgu yavaş yavaş yapılır. | Open Subtitles | في الظروف المثالثة الأستجواب الجيد يمشي ببطئ |
| Nisan 1982 civarında oraya Sorgu | Open Subtitles | اريد ان اتفقد كل شخص جلب من اجل المقابلة او الأستجواب |
| Sorgu esnasında bir şüpheliye yalan konuştugunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | أنت تقول لي بأنك قد كذبت على مشتبه بها في الأستجواب ؟ |
| Onların mekanında bir sorgulama yapmayı kabul etmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | وجب عليَ أن أوافق على الأستجواب في المقر التابع لهم |
| Eğer zorunda kalırsam, sorgulama için seni her hafta iki gün alırım nezarete. | Open Subtitles | إن أضطررت , سأحتجزك كل أسبوعين لمدة يومين من آجل الأستجواب |
| Onu tavan arasında sorguya çekebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نبدأ الأستجواب |
| Görev sonu raporu saat 10.00'da. | Open Subtitles | الأستجواب فى العاشره |
| Sorgulamadan sağ çıkarsa tabii. | Open Subtitles | هذا إذا نجى من الأستجواب |
| Soruşturma bekliyordum ve her şey garanti. | Open Subtitles | الأستجواب سيبرر كل شي |
| Sorgu odasına öyle istediğin gibi dalamayacağını biliyorsun. | Open Subtitles | تعرف أنه لا يمكنك أقتحام غرفة الأستجواب هكذا |
| Memurlardan biri Sorgu odasından çıkmam gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | ضابط أخبرني انه عليا الرحيل لغرفة الأستجواب |
| Altı yaşında bir grup bebeyi Sorgu odasına mı sokacaksın? | Open Subtitles | هل تريد أن تحضر كمشة من الأطفال في السادسة من عمرهم إلى غرفة الأستجواب ؟ |
| Sorgu odasında saklanırken kimi buldum bakın, bu suçlu şerefsizi. | Open Subtitles | أنظروا على من عثرت مختبئ في غرفة الأستجواب هذا المذنب أبن العاهرة |
| Bizi Sorgu odasına kapattığında bir saat susmadın zaten. | Open Subtitles | لقد تحدثتي لساعة عندما حبستنا في غرفة الأستجواب |
| Aslında Sorgu odasında ne olduğunu görmelisin. | Open Subtitles | يجب أن ترى ما فعلوه فى غرفه الأستجواب |
| İsim yoktu komutanım. Sadece sorgulama yapıldığı belirtilmişti. | Open Subtitles | ، بدون أسماء يا سيدي الأستجواب فقط هو ما ذُكر |
| - Dosyalarımı aldılar. Seninle ilgili her şeyimi aldılar. Bir sonraki toplantımızda, sorgulama için seni de çağıracaklar. | Open Subtitles | لقد أخذوا ملفاتى وسيحضرونك من أجل الأستجواب |
| Hayatımda en çok keyif aldığım sorgulama bu oldu. | Open Subtitles | كان هذا الأكثر أمتاعاً حظيتُ به في الأستجواب |
| sorgulama için sana ihtiyacımız olabilir. | Open Subtitles | نحتاجك في الداخل للمزيد من الأستجواب |
| Özür dilerim, Frank, ama kardeşini sorguya almalıyız. | Open Subtitles | أنا آسف (فرانك)، يتوجب علينّا .إصطحاب شقيقك لأجل الأستجواب |
| Görev sonu raporu saat 10.00'da. | Open Subtitles | الأستجواب فى العاشره |
| Sorgulamadan sağ çıkarsa tabii. | Open Subtitles | هذا إذا نجى من الأستجواب |
| Soruşturma bekliyordum ve her şey garanti. | Open Subtitles | الأستجواب سيبرر كل شي |
| sorguda konuşacağından korkup onu öldürmüş olabilir. | Open Subtitles | لقد قتلها لأنه خشي أنها لن تتحمل ضغط الأستجواب |