| En azından şimdi biz ne olduğunu biliyoruz. Biz sadece hiçbirini hatırlamıyorum olacak çok kötü. | Open Subtitles | على الأقل الآن نعرف ما حدث للأسف لن نتذكر أياً منه |
| Havaalanındaydım ve düşündüm de en azından şimdi bahanem var diyordum. | Open Subtitles | لقد فكرت ملياً وانا اجلس في المطار على الأقل الآن لدي عذر |
| En azından şimdi biliyorsun. - Neyi biliyorum? | Open Subtitles | حسناً على الأقل الآن انت تعرفين اعرف أني ضيعت عاماً |
| En azından artık mücadelemin ne olduğunu biliyorum. Bu, normalliğin başlangıç çizgisine ulaşmak değil. | TED | لكن على الأقل الآن فإنني أدرك ما هو صراعي، والوصول إلى خط البداية المعتاد هو ليس ذلك. |
| En azından artık salona uyacak. | Open Subtitles | على الأقل الآن سأتماشى مع لون الصاله الرياضيه |
| Onun davranışları karmaşık programların sonucunda oluşsa da oluşmasa da, onunla ilgili konularda ve bildiklerini öğrenmek için en iyi yol onun yöntemleri ile ona yaklaşmak olacaktır, en azından şimdilik. | Open Subtitles | سوا سلوكها نتيجة برمجة متطورة أولا أفضل طريقة لإكتشاف الذي تعرفة هي التعامل معها على طريقتها الخاصة.على الأقل الآن |
| En azindan simdi tüm enerjimi tek bir kiza odaklayabilirim. | Open Subtitles | على الأقل الآن,أستطيع أن أُركز طاقتي على فتاة واحدة |
| En azından şimdi açgözlü öküzlerin parası çıkmış oldu. | Open Subtitles | على الأقل الآن بإمكاني أن أدفع لهؤلاء اللعينون |
| En azından şimdi bunun için bana para ödüyorlar. | Open Subtitles | انا اعني, على الأقل الآن انهم يدفعون لي لذلك، صحيح |
| En azından şimdi işte niye ortadan yok olduğunu anladım. | Open Subtitles | على الأقل الآن أعرف لماذا تختفي من العمل كثيراً |
| Hayatımın çoğu böyle geçti zaten ama en azından şimdi yalnız değilim. | Open Subtitles | ، وهذا تقريباً ما أصبح حال حياتي على أية حال لكن علي الأقل الآن ، أنا لستُ وحيدة |
| Ayrıca hep ağzımın kötü koktuğunu söylersin en azından şimdi ferah kokuyor. | Open Subtitles | الى جانب ذلك، أنت تشكو دائما عن القرف الذي يخرج من فمي، على الأقل الآن طازجة. |
| En azından şimdi doğru bir şey yapmak için elimde şansım var. | Open Subtitles | على الأقل الآن لدي فرصه لأقوم بشيء ما بالطريقه الصحيحه |
| En azından şimdi halledemezse ona söylemesi gereken sen değilsin. | Open Subtitles | على الأقل الآن اذا لم يستطع لن تكوني انتي من تخبره |
| - En azından şimdi hepimiz birbirimizi anlıyoruz. | Open Subtitles | على الأقل الآن كلنا نفهم بعضنا البعض. |
| En azından artık biliyorsun. Yani gelecek için. Evet, ne yapalım? | Open Subtitles | على الأقل الآن انت تعلم, من أجل المستقبل. |
| En azından artık Icarus I'de ne olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | على الأقل الآن نعرف ماذا حدث على ظهر أكريوس 1 |
| En azından artık onu affetmen gerekiyor. | Open Subtitles | أنت يَجِبُ أَنْ تَغْفرَ له على الأقل الآن. |
| En azından şimdilik leydim seçim size kalmış. | Open Subtitles | حسنا على الأقل الآن, سيدتي, الخيار هو لك. |
| En azından şimdilik işleri kendi yöntemlerimle halletmem lazım. | Open Subtitles | أريد أن أكون قادراً على إتمام الأمور بطريقتي، على الأقل الآن |
| En azından şimdilik bu seçim size kalmış leydim. | Open Subtitles | على الأقل الآن, سيدتي, الخيار هو لك. |
| En azindan simdi aradigimin ne oldugunu biliyorum. | Open Subtitles | على الأقل الآن أعرف عن ماذا أبحث. |