| Eğer babama kalsaydı bu işi bitirip, benim köklerime ilişkin gerçeği açığa vuracaktı. | Open Subtitles | لو كان الأمر بيده ، لقام والدي بإنهاء الأمر و كشف حقيقة جذوري |
| İçeri gir ve bu işi bitir yoksa birileri ölecek. | Open Subtitles | أقتحم المكان و أنهي الأمر و إلا سيموت شخص ما |
| Çünkü bu işi düşünmüyordun. Kesin olarak bana günümü göstermek istiyordun. | Open Subtitles | لأنك لم تكن تفكر فى الأمر و كنت تفكر فى. |
| Durmayın. Bu işi çabucak bitirip evlerimize dönelim. | Open Subtitles | لا تتوقف دعنا نترك هذا الأمر و نعود للأمر الأساسي |
| Beyler, şu işi bitirelim ve buradan gidelim. | Open Subtitles | أيها السادة، لننتهي من الأمر و نغادر هذا المكان |
| Beyler, şu işi bitirelim ve buradan gidelim. | Open Subtitles | أيها السادة، لننتهي من الأمر و نغادر هذا المكان |
| İşi batır ve metroya geri dön. | Open Subtitles | أفسد الأمر و سأرسلك بالبريد الى نوماتريان |
| Bu işi birlikte yapacaktık başaracaktık ve sen de yanımda olacağına söz vermiştin. | Open Subtitles | كنا سنقوم بهذا معاً و كنا سننجح الأمر و وعدت |
| O halde bu işi bırakıp Dr. Goodman'ın yapmamızı istediği işe dönüyoruz? | Open Subtitles | لذا سوف نلغي هذا الأمر و نعود إلى ما اخبرنا به الدكتور جوودمان للقيام به في البداية؟ |
| İkisinin bu işi örtbas etmek için öldürüldüğünü biliyordun ama yine de bana tek kelime etmedin. | Open Subtitles | لقد علمتِ بأنه تم قتلهما لتغطية هذا الأمر و مع ذلك لم تنبسي بكلمة لي |
| Bu işi yaparsan, sana söz veriyorum, yakılma emrin gözden geçirilecek. | Open Subtitles | أنت افعل هذا الأمر .. و لك كلمتي بأن لي القوة على إزالة اشعار الكشف |
| Niçin bu işin sona erdiğini kabullenmiyorsun ve böylece bu işi daha kolay hale getirmiyorsun? | Open Subtitles | لم لا تتقبل الأمر و تجعل الأمور أسهل علينا؟ |
| Her neyse, bu evde kalıp bu işi kotaracağım. | Open Subtitles | على أي حال، سأتحملُ الأمر و أبقى في هذا المنزل |
| İşi oluruna bırakmak ve bağışlamak konusunda anlaştık ama babamı çılgınca eleştirmeye başladın. | Open Subtitles | أنتِ تعلمي , نحن وافقنا أن ننسى الأمر و نسامح, و لكن أنتِ بدأتِ تمزقين بوالدي كشخصٍ مجنون. |
| Ver silahı da bu işi bitirelim. Ben kazandım. | Open Subtitles | أعطني المسدس و أنهي الأمر و أربح |
| Şu işi bitirdiğin anda, eve dönüş yolunu yarılamış olacaksın. | Open Subtitles | انهي الأمر و ستكون أكثر قربا إلى المنزل |
| Bak ne diyeceğim, bu işi çözeceğiz sonra da gidip onları yakalayacağız. | Open Subtitles | سوف نكتشف هذا الأمر و بعدها سنذهب إليهم |
| Sen dikkat çekme, bu işi bana bırak. | Open Subtitles | فقط تجاهلى الأمر و أتركى الأمر لى |
| Belki de sadece içine atıp işi bitirmelisin. | Open Subtitles | . ربما عليك أن تنسي الأمر و تمضي به |
| Bunları bir kenara bırakıp şu işi bitirelim. | Open Subtitles | لننسى الأمر و لننتهي منه. |