| Hakimiyet kurmak istemiyorum, ayrıca sadece felaketin temsilcileri, on iki Alışkın'la birlikte. | Open Subtitles | إنه لا يطمح للحكم ويتقرب من الشياطين الإثنا عشر وآلهة الكارثة فحسب |
| İntiharı hadislere, on iki imamımıza ve Kuran'a danıştığımızdan bu yana, insanın kendisini öldürmemesi gerektiğini söyleriz. | Open Subtitles | في أحاديث . .. واحاديث الإمامية الإثنا عشر و في القرآن يحرم الإنتحار |
| Önümüzdeki on iki hafta boyunca orada oturup surat asmak niyetinde misin? | Open Subtitles | هل تعزم على الجلوس هنا متحلطِماً طوال الإثنا عشر أسبوعاً القادمة؟ |
| on iki erkek kardeşini de bizimle kalmaları için davet edebiliriz. | Open Subtitles | (آنا يمكننا دعوة إخوتك الإثنا عشر جميعًا للبقاء معنا {\cHF7F0B4}ماذا؟ |
| Ancak Onikiparmak bağırsağında yeşil izler buldum. | Open Subtitles | لكن، في بطانة معيه الإثنا عشر وجدتُ آثاراً للون أخضر. |
| Onikiparmak bağırsağı tamir dışarıda kanama . | Open Subtitles | الإثنا عشر ينزف |
| Şüphelilere tekrardan göz atalım. Lisa ve Pippa kaybolmadan on iki saat önce ne yapıyorlardı. | Open Subtitles | المشتبه بهم المكررون، مالذي كانوا يفعلونه في الإثنا عشر ساعة قبل إختفاء (ليسا) و (بيبا)؟ |
| Onikiparmak bağırsağım. | Open Subtitles | يا لأمعائي الإثنا عشر. |