| Davet edildiğim yer Pensilvanya'daki Chester Eyalet Islah Evi'ydi. | TED | كانت ولاية تشيستر المؤسسة الإصلاحية في ولاية بنسلفانيا. |
| Islah evine giremem. Benim gibi çocukları değiş tokuş için kullanırlar. | Open Subtitles | لا يمكن أن أدخل الإصلاحية فهم يستخدمون أمثالي كعُملة |
| Umarım onu ıslahevine göndermek zorunda kalmayız. | Open Subtitles | أتمنى بأن لا نضطر لإرساله إلى الإصلاحية. |
| bir yıl Islahevi. yıkıcılıktan 1944. | Open Subtitles | عقوبة سنة واحدة في الإصلاحية لأعمال تخريب |
| Ağzındaki baklayı çıkarıp geçmişte ıslahevinde yaşananları anlatır. | Open Subtitles | قرر إفشاء السر حول شيء ما قد حصل سابقاً في مدرسة الإصلاحية في مثل هذا اليوم |
| Bense, ıslahevinden salıverildiğim yıl özgürdüm. | Open Subtitles | كان هذا حالي بالضبط حين غدوت 18 بما أنها السنة التي أُفرج فيها عني من الإصلاحية |
| Tedavi ettiğimiz ilk hasta, emekli bir deniz astsubayı ve bir Cezaevi görevlisiydi. | TED | كان أول مريض قمنا بعلاجه كان رقيبًا بحريًا متقاعدًا وضابطًا بالسجون الإصلاحية. |
| Reform hareketi Katolik Kilisesi'nin gücünü zedelemişti. | Open Subtitles | كانت الحركة الإصلاحية تتحدى قوة الكنيسة الكاثوليكية |
| Bu durumda Federal Islah Dairesi sanırım. | Open Subtitles | أعتقد في هذه الحالة الإدارة الإتحادية للخدمات الإصلاحية. |
| Hiçbir fikrim yok. Islah evinde mi? | Open Subtitles | ليسَ لدى أدنى فكرة , فى الإصلاحية ؟ |
| İçlerinde "Hixson Islah Evi" yazıyor. | Open Subtitles | في الداخل يوجد ختم "مرفق الإصلاحية في "هيكستون |
| Koruyucu aile kayıtlarına göre 1988'de ıslahevine gidene kadar seninle burada yaşamış gözüküyor. | Open Subtitles | سجلات دار الحضانة تظهر بأنه عاش هنا معكم حتى دخل إلى الإصلاحية عام 1988 صحيح؟ |
| Hep sorunlu bir çocuktu okulda kavgaya karışırdı, ıslahevine girip çıktı. | Open Subtitles | ،لطالما كان واقعاً في المشاكل عندما كان طفلاً ،دخل في شجارات في المدرسة ...داخل وخارج الإصلاحية |
| Eğer başka bir yer bulamazlarsa beni ıslahevine koyarlar. | Open Subtitles | فإنهم سيضعونني في الإصلاحية لا بأس. |
| - Kuzeybatı Islahevi'nden ödemeli arama. | Open Subtitles | مكالمة قادمة من الإصلاحية الشمالية الشرقية |
| Franklin Islahevi'nde 18 ay yatacağına hüküm veriyorum. | Open Subtitles | أنا أحكم عليك بمدة 18 شهرًا في منشأة فرانكلين الإصلاحية |
| Eğer burada olmayı ıslahevinde olmaya tercih ediyorsanız, buyurun. | Open Subtitles | إذ كنت تفضلين التواجد في الإصلاحية بدلا ًمن هنا، فلك حرية الذهاب |
| O yüzden, bir dahaki duruşmaya kadar ıslahevinde bekleyecek. | Open Subtitles | لذا, ستقوم بانتظار الجلسة القادمة في الإصلاحية |
| Burada olduğuna minnettar falan değilsin sadece tekrar kaçabilmek için ıslahevinden çıkman gerekiyordu. | Open Subtitles | أعلم أنه لا يعجبك التواجد هنا وأنت أردت فقط الخروج من الإصلاحية لتتمكن من الهرب مجدداً |
| Burada olduğuna minnettar falan değilsin sadece tekrar kaçabilmek için ıslahevinden çıkman gerekiyordu. | Open Subtitles | أعلم أنه لا يعجبك التواجد هنا وأنت أردت فقط الخروج من الإصلاحية لتتمكن من الهرب مجدداً |
| Cezaevi görevlilerinden biri onun diğeri de benim arkamda durur. | Open Subtitles | هناك ضابط الإصلاحية آخر وراءه و آخر ورائي أنا |
| Onun Reform Girişimlerinde yeni bir iş bulmasını sağladığını düşünmek zorundayız. | Open Subtitles | مما يدعو للتفكير أن ذلك ساعده بالحصول على وظيفة جديدة لدى المشاريع الإصلاحية |
| Beni düşkünler evinden aldı. Doğduğumdan beri oradaydım. | Open Subtitles | لقد أحضرني من الإصلاحية لقد كنت هناك منذ يوم مولدي |
| Güney Dade Hapishanesi'nde kalan arkadaşlarımız var. | Open Subtitles | لديهم بعض الاصدقاء في الإصلاحية الجنوبية |
| O hasteneyi, sen de ıslahevini boyluyorsun, ve annen kaçıyor. | Open Subtitles | لذا هو يذهب إلى المستشفى و أنت الإصلاحية و أمك ترحل |