| Ve bu tahliye kurallarına aykırı. Şimdi bunu tahliye memuruna söylemek zorundayım. | Open Subtitles | و الأن سأتكلم مع ضابط الإطلاق المشروط و إذا فعلت ذلك، سيعود مجدداً إلى الزنزانة |
| tahliye Kurulu toplantıyı önümüzdeki çarşamba yapacak. | Open Subtitles | حدَّدَ مجلِس الإطلاق المشروط جلسَة الاستماع ليوم الأربعاء القادِم |
| tahliye kurulundaki konuşmama hazırlanıyorum. | Open Subtitles | أنا أتمرّن على إجاباتي لمجلس الإطلاق المشروط |
| Hüküm, şartlı tahliye imkânı olmadan müebbet hapis. | Open Subtitles | الحُكم: السجن مدى الحياة من دون إمكانية الإطلاق المشروط |
| Ve tahliye hakkını yitireceksin, yerini bile bilmeyen ucuz, aptal bir amcık yüzünden mi? | Open Subtitles | و تُفسِد فرصَك في الإطلاق المشروط كُل ذلك بسبب عاهرة رخيصَة حمقاء لا تعرفُ منزلتها؟ |
| Piskoposlar, psikiyatristler ve şartlı tahliye memurları bu ülkenin, adalet sistemindeki, yanlışı bu. | Open Subtitles | الأساقفة والأطبّاء النفسيين وضبّاط الإطلاق المشروط هذا هو الخطأ في نظام العدالة بهذا البلد |
| Şartlı tahliye memurunu sorgulamaya alacağım. | Open Subtitles | سأجعل ضابط الإطلاق المشروط يحضره للإستجواب. حسناً؟ |
| Şartlı tahliye hakkı yok. | Open Subtitles | من دون إمكانية الإطلاق المشروط |
| Kız arkadaşın tahliye ediliyor. | Open Subtitles | لقد مُنحَت صديقتكَ الإطلاق المشروط |
| Şartlı tahliye memuru haftalardır ortalarda olmadığını söyledi. | Open Subtitles | ضابط الإطلاق المشروط لم يسمع -منه منذ أسبوعين |
| tahliye görüşmesini ayarladığın için teşekkürler McManus. | Open Subtitles | شكراً للتحضير لجلسة استماع الإطلاق المشروط يا (ماكمانوس) |
| Doğrusunu söylemek gerekirse Miguel, bu tahliye görüşmesi... salıverilmen pek olası değil. | Open Subtitles | حسناً، لأقول لكَ الحقيقة يا (ميغيل) جلسات استماع الإطلاق المشروط هذه فُرصكَ في الإطلاق، صعبة |
| Hayır, şartlı tahliye alacaksın. | Open Subtitles | لا، ستنالُ الإطلاق المشروط |
| Steve Dawkins tahliye kurulundan ayrılıyor, ve dedikodulara göre yerine de Ruiz gelecekmiş. | Open Subtitles | سيتقاعَد (ستيف دوكينز) من مجلِس الإطلاق المشروط و هُناكَ شائعَة أنَ (رويز) سيحُل محلَه |
| Bunun, Steve emekli olduktan sonra, benim tahliye kurulunun başına geçmemle bir ilgisi var mı? | Open Subtitles | هل لهذا علاقَة بتوليي منصِب رئيس مجلِس الإطلاق المشروط عندما يتقاعَد (ستيف)؟ |