| Ne diyorsun? Kötü mü olur gurur duyacağımız bir film? | Open Subtitles | أن نقوم بصناعة فيلم يمكننا بالفعل الإفتخار به؟ |
| Kendisiyle inanılmaz gurur duyuyordu. | Open Subtitles | ولديه هذه المقدرة المدهشة على الإفتخار بذاته |
| Bir kere, yoktan var etmekten gurur duyduğum bir barın sahibiydim. | Open Subtitles | أولا ً,أنا تعودت الإفتخار بأني مالك حانة بنيتها من الصفر |
| Böyle şeyler yaptığı için bu adamlarımla gurur duymamı sağlıyor, biliyorsun. | Open Subtitles | ... هذا بالضبط لأنه يفعل أشياء كهذه بأنّني لا أستطيع الإفتخار به لكي يكون رجلي، كما تعرفين؟ ... |
| gurur bir zayıflıktır. | Open Subtitles | الإفتخار نقطة ضعف. |
| gurur buyabileceğin bir şey olur. | Open Subtitles | هذا شيء لا يسعكِ الإفتخار به |
| Oğlunla çok gurur duymalısın. | Open Subtitles | حرى بك الإفتخار بولدك |
| Aria hala aynı kişi, kendisiyle gurur duyabilceğiniz biri. | Open Subtitles | إن (آريا) هي نفس الشخص الذي كانت عليه دائماً شخص يمكنكِ الإفتخار به |
| Sonunda gurur duyabileceğim bir yere adımı yazdırmış olurum. | Open Subtitles | وصنع إسم يمكنني الإفتخار به |
| Ve bundan ötürü gurur duymalısınız. | Open Subtitles | وهذا شيء يجدر بك الإفتخار به |
| gurur. | Open Subtitles | الإفتخار. |
| gurur merasimi buraya kadarmış. | Open Subtitles | نهاية الإفتخار |