| Elinde bulunmalı, anlaşmadan alıntı yapabilmeli, anlaşmayı yüzüne vurmalı. | Open Subtitles | ستكون تمسكه في يديها وتكون قادرة على الإقتباس منه وفرك أنفه به |
| Bu alıntı, kadın kahramanın veda ettiği sahneyi hatırlatıyor. | Open Subtitles | هذا الإقتباس يذكرني بالمشهد حيث غادرت البطلة إليه |
| Kılavuzdan alıntı yapmana gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليك الإقتباس من دليل التعليمات هنا، حسناً؟ |
| Hayır, bir dakika. Bu tırnak işaretlerini kullanmak istemiyorum. | Open Subtitles | كلاّ ، إنتظر لا أريد إستعمال علامة الإقتباس |
| Aç tırnak, dışarıdaydım, kapa tırnak. | Open Subtitles | ياإلهي - أقتبس " بالخارج " انتهى الإقتباس - |
| - Ne? Hayır. - Aynı alıntıyı siz de yaptınız, Yüzbaşı. | Open Subtitles | كلاّ - . لقد استخدمت الإقتباس نفسه، ياكابتن - |
| "alıntı, Kavşak'ın güvenliği için hayati bilgi, alıntı sonu" | Open Subtitles | "إقتباس "معلومات هامة جداً" من أجل إنقاذ المـؤسسة، نهاية الإقتباس" |
| Ama öyle bir şey yapmadın, o nedenle alıntı yalan. | Open Subtitles | ولكنك لم تفعلي, وعليه فإن الإقتباس خاطئ |
| Şu an cidden Speed filminden alıntı mı yapıyorsun? | Open Subtitles | هل أنتِ جادة في الإقتباس من فلم "سبيد" الآن ؟ |
| Bu adamdan alıntı yapmak istiyorum -- cübbeli olan, diğeri değil -- Dalai Lama, "Başkalarının mutlu olmasını istiyorsanız şefkatli olun. | TED | اريد الإقتباس من هذا الشخص.. الشخص الذي يرتدي الجلباب ، و ليس الشخص الآخر الدالي لاما، الذي قال " إذا كنت تريد أن يكون الآخرين سعداء، مارس التعاطف و التراحم. |
| Pekala, alıntı yaparak: "Dünya'nın ötesindeki zeki yaşamın keşfi, türümüzü başından beri rahatsız eden yalnızlığı ve bencilliği tarihe gömecektir. | TED | حسنا ، بعد الإقتباس : " إكتشف حياة ذكية خارج الأرض سيقضي على الشعور بالتفرّد والغرور التي أُبتلي بها الكائن البشري منذ نشاته. |
| Bu alıntı, efsanevi Potter Stewart'ın pornografi konusundaki fikri. | TED | الإقتباس من الأسطورة بوتر ستوارت [ القاضي السابق بالمحكمة العليا الفيدرالية] في رأيٍ له حول البورنوغرافيا / الأفلام الإباحية |
| Hep alıntı yaptığım için beni affedin. | Open Subtitles | أعذرني على الإقتباس دائماً_BAR_ |
| Ben Laura'dan bahsediyorum sen kimden alıntı yapıyorsun. | Open Subtitles | أنا أذكر اسم (لورا) و أنت تبدأ بهذا الإقتباس |
| Diğerlerinin filmlerinden alıntı yapmaya son vermenin zamanı geldi, John. | Open Subtitles | حان وقت التوقف عن الإقتباس (من أفلام الآخرين (جون |
| Artık Aşk Fırtınası'ndan alıntı yapmaya başlamalısın. | Open Subtitles | وأبدأ في الإقتباس من "عاصفة الحب" |
| İki tırnak bu anlama geliyor. | Open Subtitles | لذلك أشرت بعلامات الإقتباس |
| tırnak içine aldım. | Open Subtitles | -وضعت علامة الإقتباس |
| kapa tırnak | Open Subtitles | إنتهى الإقتباس |
| Evet, bu alıntıyı iyi biliyorum. | Open Subtitles | نعم أعرف هذا الإقتباس |
| Ama o başarılı olmuştu. Yani o yüzden Başkan oldu ve sözü hâlâ aklımızda. | Open Subtitles | ولكن نعم, نجح, أعني لهذا نعرف الإقتباس وأصبح رئيساً |
| "ama saçma yerlerini çıkardığımızı düşünün" Alıntının sonu. | Open Subtitles | "ولكن بدون الأجزاء السيئة"، نهاية الإقتباس. |