| - Kadimler yücelişi araştırıyorlarmış. - Yüceliş tam olarak ne demek? | Open Subtitles | لقد إرتقى الإنشنتس لمستوى أعلى من الوجود ماذا تعنى بإرتقوا ؟ |
| Kadimler diğer teknolojilerine hata koruması koyacak kadar akıllılarmış. | Open Subtitles | الإنشنتس كانوا من الذكاء بحيث يعدون مخرجا لحالات الطوارئ ضمن تقنياتهم |
| KTA'nın, yani Kadim Teknolojileri Aktivasyonunun sürekli olan tek bir genle olduğuna inanıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعتقد أن تنشيط تقنيات الإنشنتس سببه وجود جين واحد فعال بصفة دائمة |
| Bazı Kadim Teknolojileri, kullanan kişinin genine ihtiyaç duyuyor. | Open Subtitles | تحتاج بعض تكنولوجيات الإنشنتس إلى أشخاص يملكون الجين النادر |
| Paramı doğal olmayana yatırıyorum. Kadimlerin arkalarında bıraktığı bir silah gibi mi? | Open Subtitles | أراهن أنها ليست ظاهرة طبيعية سلاح من نوع ما تركه الإنشنتس ؟ |
| Şimdi bir yerde Wraithler ve Kadimler savaştalardı ...Wraithler, Kadimleri bulmak için bir iletişim sinyali yarattılar. | Open Subtitles | فى وقت ما كان الريث فى حالة حرب مع الإنشنتس و قد صنع الريث جهازا لإستشعار وجود الإنشنتس |
| Kadimler yücelmeyi araştırıyorlarmış. | Open Subtitles | لقد كان الإنشنتس يقومون بأبحاث حول الإرتقاء |
| Hâlâ gezegene isim vermedik biliyorsunuz... Eminim Kadimler ona bir isim vermiştir. | Open Subtitles | نحن لم نطلق إسما على هذا الكوكب بعد أنا واثق أن الإنشنتس لديهم إسم له |
| Kadimler kalkanlarda falan gayet iyiymişler değil mi? | Open Subtitles | لقد كان الإنشنتس بارعين فى بناء الدروع الواقية ، أليس كذلك ؟ |
| Ama yine de burada öğrendiklerimizi rapor etmek gibi bir sorumluluğumuz var. - Atlantis hakkında, Kadimler hakkında.. - Wraithler mi? | Open Subtitles | لكن يجب أن نخبرهم بما علمنا هنا عن أتلانتس و عن الإنشنتس |
| Kadimler Wraithlerle karşılaşmadan önce Pegasus Galaksi'sinin durumu bu. | Open Subtitles | هذا هو الموقف فى مجرة بيجاسوس قبل صدام الإنشنتس مع الريث |
| Aletle birlikte Kadim yazıtlar bulmuştun. Onu çıkarmak konusunda ne diyordu? | Open Subtitles | ماذا قالت كتابات الإنشنتس بخصوص نزع هذا الشئ ؟ |
| Bu Kadim teknolojisini kullanmak için bir zihin bileşeni olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعلم أن هناك جانب عقلى فى إستخدام تقنيات الإنشنتس |
| Bu gezegen bir Kadim silahıyla korunuyor. | Open Subtitles | هذا الكوكب محمى بواسطة أحد أسلحة الإنشنتس |
| O bir Kadim, Binbaşı. | Open Subtitles | مكاى إنها من الإنشنتس أيها الميجور إنها ماذا ؟ |
| Kadim dediğiniz kişiyim ve ayrıca insanlarınıza asla sığınak veremeyeceğim de bir gerçek ama buraya gelme sebebimde yanılıyorsunuz. | Open Subtitles | أنا ممن تسمونهم الإنشنتس و فى الواقع من المستحيل علي أن أزودكم بملجأ آمن لكنك مخطئ بشأن سبب مجيئى هنا |
| Bütün bilmem gereken, Kadimlerin teknolojisini kullanmamı sağlayacağı Binbaşı Sheppard veya senin gibi. | Open Subtitles | أنا أحتاج الجين لأستخدم تقنيات الإنشنتس مثل الميجور شيبرد أو مثلك |
| Kadimlerin sistemleri pilot hatası olmaması için çok gelişmiş. | Open Subtitles | تقنيات الإنشنتس متقدمة للغاية ليحدث هذا نتيجة خطأ الطيار |
| Kadimleri gözlemlerken, senin eskiyi unutamayacağını düşünüyorlar. | Open Subtitles | بإعادة صياغة طلب الإنشنتس إنهم يشعرون أنك لن تكونين قادرة على ترك حلمك بالقيادة |
| O Kadimlerle altı ay birlikteydim. Belki sana yardımcı olacak bir şey almışımdır. | Open Subtitles | كنت مع هؤلاء الإنشنتس لستة أشهر ربما التقطت شيئا يمكن أن يكون قادرا على مساعدتك |
| Bu Kadimce. | Open Subtitles | إنها لغة الإنشنتس |