| Ada, Şu an bulunduğumuz yerden 206 deniz mili uzakta. | Open Subtitles | إنها علي بعد 206 ميل بحري عن مكان وجودنا الاّن. |
| - Bu sorun olmaz. Hatta Şu an biraz vaktim var. | Open Subtitles | أقصد أنني سأكون جيدا في هذا فى الواقع أنا لدى بعض الوقت الاّن |
| Çünkü Hemen şu anda bana "Claudia, seni seviyorum" desen sana inanırım. | Open Subtitles | لأنك إذا قلت لي الاّن كلوديا, أنا أحبك فسوف أصدقك |
| İlk yarığımızı sağ dizin Hemen üstüne açıyorum. | Open Subtitles | أنا الاّن سأقطع القطع الاول فوق الركبة اليمني |
| Bana Bay Patel demeyi de bırak. Artık bir katip değilsin. | Open Subtitles | و لا تناديني سيد باتل فأنت لم تعد موظفا صغيرا الاّن |
| Şu anda bize saldırmak üzere olan bu büyük müslüman ordusunda ise şehri kaybettikleri dönemde, doğmuş olan yok! | Open Subtitles | ليس بيننا من إستولى على هذه المدينة من المسلمين ما من مسلم من الجيش الرهيب الذى يزحف بإتجاهنا الاّن |
| derhal bana, bazı cevaplar vermeye başlamazsan önümüzdeki 30 yılı bir delikte geçireceksin. | Open Subtitles | اذا لم تعطيني أجوبة مناسبة الاّن سينتهي بك الأمر في زنزانة لثلاثين سنة قادمة |
| İstemiş olsaydım Şimdiye çoktan bu işi yapmaz mıydım? | Open Subtitles | ألا تظن أننى كان يمكن أن أفعل ذلك الاّن لو أردت ذلك |
| simdi de kendi evine dalavereyle kapagi attin. | Open Subtitles | و الاّن لقد شققت طريقك إلى منزلك |
| Şu an enkazı inceliyorum, ama sağlam kalan pek bir şey yok. | Open Subtitles | أنا أبحث بين الحطام الاّن ولكن لايوجد الكثير |
| Şu an için uğraşmamız gereken tek şey bombalama ve Sherak. | Open Subtitles | إن التفجير وشاريك هو ما يجب أن نتحرى عنه الاّن |
| Şu an yapabileceğin en iyi şey seni buraya getirmeme izin vermen. | Open Subtitles | أفضل مل تفعله الاّن هو أن تدعني أحضرك إلى هنا |
| Şu an, babanın ve ablanın kaçırılması olayının tek tanığı sensin. | Open Subtitles | الاّن أنت الشاهد الوحيد على حادث الاختطاف |
| Şu an yapabileceğin en güvenli şey seni buraya getirmeme izin vermen. | Open Subtitles | هم من يطاردونك الاّن أفضل شيء يمكن أن تفعله الاّن |
| Ya Hemen bu pisliği temizler, kızı çöle gömüp eve gider ve ardımıza bile bakmayız. | Open Subtitles | الأول, أن ننظف هذه الفوضى الاّن وندفنها فى الصحراء ونعود لمنازلنا ولا ننظر وراء ظهورنا |
| ve geriye vermeyeceğim. Şunu Hemen kesmelisin. | Open Subtitles | لن ألقي الكرة ثانيةً يمكنك أن تتوقف الاّن |
| Telefonu kapatıp Hemen yola çıkıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | سوف اّتي إلى البيت الاّن سوف أرحل من هنا الاّن حسنا |
| Şimdi çok korktum ve dersimi aldım, sen de Artık gidebilirsin. | Open Subtitles | الاّن أنا أرتعد خوفا وقد تعلمت الدرس فيمكنك أن تذهب الاّن |
| Ama sana aylar önce ne yaptıysak yaptık ve Artık bitti dedim. | Open Subtitles | لكنى أخبرتك منذ عدة أشهر و ماذا فعلت و هذا انتهى الاّن |
| Öyle olsanız bile, şu anda kızımın bana daha çok ihtiyacı var. | Open Subtitles | حتى لو كنت كذلك, ابنتي تحتاجني أكثر الاّن |
| derhal bana, bazı cevaplar vermeye başlamazsan önümüzdeki 30 yılı bir delikte geçireceksin. | Open Subtitles | اذا لم تعطيني أجوبة مناسبة الاّن سينتهي بك الأمر في زنزانة لثلاثين سنة قادمة |
| Şimdiye kadar üç farklı insandan duydum. Beni araman lazım. | Open Subtitles | لقد سمعتها من ثلاث أشخاص مختلفين, الاّن عليك ان تتصل بى |
| Calistiriyorum simdi. | Open Subtitles | سوف أشغلها الاّن |