| Bu da ördek yağıyla sotelenmiş Bezelye filizi. Bir ördek, iki çeşit yemek. | Open Subtitles | و هذا طبق براعم البازيلاء المقلية بزيت البط، بطة واحدة أعددتُ بها طبقين |
| Donmuş Bezelye ye saldıracakmış gibi duruyor. | Open Subtitles | يبدو أنه كان يطارد حبات البازيلاء المجمدة هذه |
| Wasabi soslu Bezelye ve fıstık ezmeli krakerlere bağlayabilir ama umuda olmaz. | Open Subtitles | يمكنني العيش على البازيلاء والزبدة والمعجنات , لكن ليس الامل |
| Haydi tatlı Bezelye temizlensin! | Open Subtitles | لنجعلك نظيفة يا حبة ! البازيلاء الحلوة |
| - Durmak istedim. - Bezelye. | Open Subtitles | أردت أن تتوقف و البازيلاء... |