| Onlarca yıl bunu sadece insanların yapabildiği düşünüldü, sadece insanlar başkalarının iyiliğini düşünür. | TED | وعلى امتداد قرون، الافتراض القائم كان أن البشر يمكنهم القيام بذلك، أن البشر فقط هم من يقلقون بشأن رفاهية غيرهم. |
| Chuck, bildigim kadariyla insanlar ultraviyole isigi goremezler. | Open Subtitles | أن البشر يمكنهم رؤية الأشعة فوق البنفسجية |
| Hikayelere göre insanlar hayvanlara dönüşebiliyormuş. Bunlar doğru mu? | Open Subtitles | الحكايات تقول أن البشر يمكنهم التحول لحيوانات أهذا صحيح؟ |
| İnsanlar bundan daha fazlasıdır. | Open Subtitles | البشر يمكنهم ان يكونوا متعددى الشخصيات لقد وصلنا لطريق مسدود |
| İnsanlar artık fiziksel olarak Ruhlar Dünyası'na girebilir ve ruhlar da Dünyamızda özgürce dolaşabilirler. | Open Subtitles | البشر يمكنهم الآن جسديا الدخول إلى عالم الأرواح والأرواح ستكون حرة لتجوب عالمنا |
| İnsanlar artık fiziksel olarak Ruhlar Dünyası'na girebilir ve ruhlar da Dünyamızda özgürce dolaşabilirler. | Open Subtitles | البشر يمكنهم الآن جسديا الدخول إلى عالم الأرواح والأرواح ستكون حرة لتجوب عالمنا |
| Bazı insanlar gerçekten insani duyguları hissedebiliyor. | Open Subtitles | بعض البشر يمكنهم حقاً أن يكنوا المشاعر |
| Bazı insanlar gerçekten insani duyguları hissedebiliyor. | Open Subtitles | بعض البشر يمكنهم حقاً أن يكنوا المشاعر |
| Kendi kendilerine iyileşebilen insanlar gibi mi demek istiyorsunuz? | Open Subtitles | أتقصد أن البشر يمكنهم معالجة انفسهم؟ |
| Artık seni yalnızca insanlar koruyabilir. | Open Subtitles | فقط البشر يمكنهم أن يحمونك الآن. |
| Tüm insanlar şarkı söyleyebilir mi? | Open Subtitles | كل البشر يمكنهم الغناء؟ |
| "İnsanlar da yalayabilir" yazıyormuş. | Open Subtitles | البشر يمكنهم اللعق كذلك |