| Gördün mü, varili biranın yanına indir. | Open Subtitles | أنظر، أنت فقط تُسقطُ البرميلَ بجانب البيرةِ |
| Hükümet de, biranın bizi-- özgürleştireceğini biliyor. | Open Subtitles | والحكومة تَعْرفُ تلك البيرةِ... سَيُحرّرُنا. |
| Bir biranın elinize düşmesinin çakırkeyifliğini yaşarsanız lütfen çocuklarınıza içirmeden önce kendi biranızı içtiğinizden emin olun. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ تُواجهَ a خسارة الأزيزِ، a بيرة سَتَسْقطُ إلى يَدِّكِ... رجاءً تأكّدْ لشُرْب تلك البيرةِ قبل المُسَاعَدَة على الأطفالِ الصغارِ مَع لهم. |
| Şişko karıların yaptığı alkolsüz biralardan içmek gibi, anlamsız anlamsız şeyler. | Open Subtitles | مثل شرب البيرةِ بدون كحول يُصبحُ بَارِزاً عديم الفائده |
| Diğer odadaki biralardan. | Open Subtitles | حَصلَت على البيرةِ في الغرفةِ الأخرى. |
| Millet, biramız kalmadı. | Open Subtitles | الرجال، نحن في الخارج مِنْ البيرةِ. |
| Ama biramız bitti. | Open Subtitles | نعم، نحن في الخارج مِنْ البيرةِ. |