| Çevredeki yapı, balçıklı toprağın gevşek üst yapısı kaya. | Open Subtitles | التركيب المحيط طينى لكن الملمس صخرى، توقع عرض قطعة للثقب وقطرة |
| Molekül yapısı olarak tetrahedral klorikle aynı. | Open Subtitles | التركيب الجزئى مماثل تقريباً للكلور الرباعى |
| Oyunculuk derslerimden dramatik yapı hakkında pek çok şey öğrendim. | Open Subtitles | أملك الكثير حول التركيب المثير التركيب المثير من دروس التمثيل |
| Sizden hücrelerinizi alabilir, yapıyı oluşturabilir, size geri nakledebiliriz, reddedilmezler. | TED | نأخذ منك الخلايا نصنع التركيب المراد, نضعها في الجسم مرة اخرى و لن يتم رفضها |
| Organizmaların moleküler yapısını çalışmak, ...el yapımı sanat işleri, büyük nesnelerin içini görmek. | Open Subtitles | دراسة التركيب الجزيئي للكائنات الحية تحديد عمر التحف الأثرية و إختراق الأجسام الكبيرة |
| makyaj takımını kullanmamıza izin verdiğin için sağol. | Open Subtitles | شكرا لانكم سمحتم لنا استخدام إمدادات التركيب الخاص بك. |
| Bu hücredeki havanın normal kimyasal bileşimi. | Open Subtitles | هذا هو التركيب الكيميائي الطبيعي للهواء في هذه الزنزانة |
| Şey bu molekülün yapısına ve içinde ne kadar atom bulunduğuna bağlıdır. | Open Subtitles | من الواضح ان ذلك يعتمد على التركيب وعدد الذرّات في الجزيئ |
| Tasarımın sentez gücünü uygulamaya çalıştığımız üç durumu paylaşmama izin verin. | TED | لذلك اسمحوا لي أن أُشرككُم في التطرُّق إلى ثلاث حالاتٍ، حاولنا خلالها إعمال دِقّة التركيب عند التصميم. |
| İstenmeyen malzemenin moleküler yapısı arzu edilen malzemeye çok benziyor. | Open Subtitles | التركيب الجزيئي للمادّة الغير مرغوبة وحصر المادّة المطلوبة |
| Virüsün biyolojik yapısı değişime uğramışsa, onu kurtarabilir miyim, bilemiyorum. | Open Subtitles | لو ان التركيب البيولوجي للفيروس قد تتطور لا اعرف لو أستطيع فعل هذا بها |
| Bence yapısı üzerine odaklanmalıyız, | Open Subtitles | أعتقد أننا نحتاج ان نركز أكثرِ على التركيب |
| Yani nasıl olur da yarasalar böyle kısıtlı bilişsel yetenekleriyle bu kadar karmaşık ve stabil bir sosyal yapı kurabiliyorlar? | TED | إذاً كيف من الممكن أن تبقي الخفافيش على هذا التركيب الاجتماعي المركب و المستقر بالرغم من القدرات المعرفية المحدودة كهذه؟ |
| Şimdi tüm bu örneklerde yapı en belirgin güçtür. | TED | وهكذا ، في كل هذه الأمثلة ، التركيب هو العامل المحدد. |
| temel yapıyı bozmadan saklar. | Open Subtitles | ثانياً, البروده تبقي ذلك التركيب الاساسي سليم |
| Bu da gördüğümüz bu yapıyı etkiliyor. | Open Subtitles | وسنستشف ذلك في التركيب الكيميائيّ بعد التحليل. |
| Pekala, makine, her bileşiğin moleküler yapısını çözümler... | Open Subtitles | حَسناً، تُحلّلُ الآلةَ ، التركيب الجزيئي لكُلّ مُركّب |
| Yabancı bir proteinin molekül yapısını çizdin. Bir bitki mi? - Doğru. | Open Subtitles | أنت ترسم فحسب التركيب الجزيئي للبروتين الخارجي, أهو نبات؟ |
| - makyaj malzemen. | Open Subtitles | محفظتك، المفاتيح الخاصة بك ودفتر العناوين الخاص بك. التركيب الخاص بك. |
| Vejetaryen beslenme düzeninin besin bileşimi vejetaryen olmayandan çok da farklı değil. | Open Subtitles | إن التركيب الغذائي لحمية النباتي لا تختلف كثيراً عن غير النباتي. |
| Doğa, balkabağını toz hâlindeki bir küflendirmeyle yok ediyor ki bu yöntem değiştirilip insanın hücre yapısına saldırması için tasarlanabilir. | Open Subtitles | الطبعية تُهاجم وتبيد اليقطينة بمرض العفن الفطري، الذي يُمكن أن يُغيّر ويصمم لمهاجمة التركيب الخلوي البشري |
| Zihinsel sentez Teorisi adındaki bir hipotez, zamanlamanın temel unsur olduğunu varsayar. | TED | هناك افتراضٌ واحدٌ، يسمى نظرية التركيب العقلي، تقول مجدداً بأن التوقيت هو المفتاح. |
| Her iki örneğin de kimyasal yapısının aynı olduğu ortaya çıkmıştır. | Open Subtitles | وجدت أن التركيب الكيميائي للعينتين متماثل |
| Belki de tüm genetik yapımızın bir haritası. | Open Subtitles | لربّما خريطة... كامل نا التركيب الوراثي. |
| Verizon, burasının yarın sabah 8'de yıkılıp bir gazeteciye çevirtilmesine karar verdi. | Open Subtitles | حدّد فيريزون هذا التركيب لكي يمزّق . . وإستبدل بكشك إبتداء من 8 صباحا غدا |
| Bunu bir yapıya dönüştürmek ve şu soruyu sormak istiyoruz, hücreler bunu nasıl yapıyorlar? | TED | نحن نريد أن نقوم بعمل هذا التركيب ، ونسأل هذا السؤال، كيف تقوم هذه الخلايا بعمل هذا؟ |
| Tüm bu verileri tek bir şeyde topladık ve ortaya çıkan sentezin nasıl bir şey olduğunu size göstereyim. | TED | وجمعنا كل ذلك مع بعضه لننتج شيئاً واحداً. وسأريكم كيف يبدوا ذلك التركيب. |
| kendiliğinden-birleşme dediğimiz fikri kullanıyoruz. | TED | نستخدمُ فكرةً نطلق عليها اسم التركيب الذاتي. |