| - DPO aradı. şartlı tahliye memurum beni görmek istiyormuş | Open Subtitles | اتصل بي قسم إدارة السجون شرطي التسريح المشروط يريد رؤيتي |
| şartlı tahliye görüşmesi bitince Fiber-optikleşiriz. | Open Subtitles | سأعاود الاتصال بك بعد جلسات التسريح المشروط لهذا اليوم |
| şartlı tahliye olduğum için polise gitmek iyi bir seçenek değildi. | Open Subtitles | وكوني قيد التسريح المشروط الذهاب للشرطة ليس خياراَ |
| Sadece vuracaksın, şartlı tahliye cebinde. | Open Subtitles | لذلك كل ما عليك فعله هو إستهدافه بسحب التسريح المشروط |
| Yirmi dokuz yıl önce şartlı tahliye sistemi, bildiğiniz gibi işlemez hale gelmişti. | Open Subtitles | منذ 29 عاماً ...نظام التسريح المشروط كما تعرفه اعتبر قديم الطراز |
| Hapishane müdürü ve şartlı tahliye heyetiyle Emma'nın ev hapsi için görüştüm. | Open Subtitles | لقد تحدثت مع مأمور لجنة التسريح المشروط " هناك احتمال اعتقال منزلي لـ " إيما |
| Personel, dikkat bir dahaki şartlı tahliye değerlendirmesi mahkum Gilmour için sabah saat 7.15'te yapılacak. | Open Subtitles | إلى كل العاملين جلسة التسريح المشروط (التالية للسجين (غيلمور ستعقد عند الساعة 7: |