| İhracat. | Open Subtitles | نعمل في التصدير. ونقوم بالإستيراد أيضاً. |
| İhracat. | Open Subtitles | نعمل في التصدير. ونقوم بالإستيراد أيضاً. |
| Demek ithalat ve ihracat yapan bir iş adamısın. | Open Subtitles | اذا . انت رجل أعمال يتعامل مع التصدير والاسيتراد |
| Suçlamaları; yasadışı silah bulundurma, ...yasadışı patlayıcı bulundurma, ihraç belgeleri üzerinde oynama. | Open Subtitles | الإمتلاك الغير شرعي للأسلحة النارية، الإمتلاك الغير شرعي للمتفجراتِ، تزييف إجازاتِ التصدير. |
| En iyi kaynak, Fason işçilik. | Open Subtitles | يمكنكم فعل هذا بأفضل الموارد ، التصدير |
| Finlandiya'nın yazılımda ne kadar öncü olduğunu göstermek için size sağladığımız başarılı bir Fin ihracatı. | Open Subtitles | إنه يحقق نجاحات رائعة في التصدير ونحن نعطيه لك لنعكس مكانة فنلندا كرائدة في إبداع البرامج |
| Sizi, bir gün ithalat-ihracat yapacak olan oğlum Momo'yla tanıştırayım. | Open Subtitles | هذا إبني مومو الذي سيعمل يوم ما في التصدير والإستيراد |
| Pekâlâ, ben ihracatta çalıştım. | Open Subtitles | حسناً، أنا عملت في مجال التصدير |
| Bir dakika. Ben onun ihracattan sıyrılmak istediğini sanıyordum. | Open Subtitles | مهلاً, خلتُ بأن (آرت) أراد التخلي عن التصدير |
| bakın bütün uzmanlar kendilerine soracak... hint ihracatçılar konferansı. | Open Subtitles | انظر اى رجل خبير سيسأل نفسه مؤتمر شركات التصدير الهنديه مساء الخير |
| GPS ve Deniz Kuvvetleri yol gösterme sistemleri ama ihracat kayıtlarına göre sevk edilmiş gemileri aslında hiç yokmuş. | Open Subtitles | انظمة توجية بحرية وتحديد مواقع لكن وفقاً لسجلات التصدير كمية البضائع التي قاموا بشحنها هي عملياً غير موجودة |
| Siz şu ithalat/ihracat firmasından bahsediyorsunuz. | Open Subtitles | أنتَ تتحدّث عن شركة الاستيراد و التصدير تلك. |
| Sahte ihracat lisanslarını kaynağı insan hakları ihlalcilerine uzanan para transferlerini İngiliz fabrikaları meşeli nükleer bomba birleşenlerini gösteren belgeleri Libyalının bilgisayarından indirdim. | Open Subtitles | حملت ملفات من حاسوب الليبي الشخصي تراخيص التصدير المخادعة، ومسارات اموال تقود إلى منتهكي حقوق الإنسان |
| Kasayı ihracat bölümü yerine kontrollü bölgeden almış olmalılar. | Open Subtitles | لا بد أنهم أخذوها من ميناء التدقيق بدلاً من ميناء التصدير |
| İthalat ihracat, yazılımla sıkı ilişkisi olan bir iştir. | Open Subtitles | ، أعمال الإستراد و التصدير تعتمد على البرمجيات.. |
| Ben patronum. İthalat ihracat işi yapıyorum. | Open Subtitles | أنا أدير أعمال التصدير والاستيراد |
| Suçlamaları; yasadışı silah bulundurma, ...yasadışı patlayıcı bulundurma, ihraç belgeleri üzerinde oynama. | Open Subtitles | إدانات : حيازة اسلحة نارية بشكل غير شرعي حيازة متفجرات بشكل غير شرعي تزويير تصاريح التصدير |
| Kusura bakma, bunu izlemem gerek. Danimarka domuz sektörünün ihraç başarısını sürdürmeliyiz. Anlamadığım haberlere bayılırım. | Open Subtitles | يجب استمرار انتاج لحم الخنزير لما له فوائد من التصدير |
| Fason işi insanlara övdüğün için çok memnunum. | Open Subtitles | يسعدني جداً أن أراك تؤيد التصدير |
| - ...ihracatı engellediğini söylediler. | Open Subtitles | أنّ الرئيس منع ترخيص التصدير. |
| Sonra ithalat-ihracat yapan. Şu dükü de boş ver. | Open Subtitles | و بقيّة الرجال، الإستيراد و التصدير و الدوق، لا يُهمّوني، |
| hayır , kente mühendis olmak için gelmiş olsa bile o ... dış ticarete atıldı ve şimdi ihracatta da olmasın | Open Subtitles | لا ، مع أنه أتى إلى المدينة لدراسة الهندسة ، ولكنه -إمتهن مهنة التصدير التجاري -والآن |
| George, Art'ın bu ihracattan.., ...sıyrılıp sadece ithalata odaklanması konusunda.., ...ona çok sert davrandığımı ve ithalatı unutmamı söyledi. | Open Subtitles | شعر (جورج) أنني كنت عنيدة جداً في موقفي... بأن (آرت) يفضّل التركيز... على التصدير والتخلي عن الإستيراد |
| hint ihracatçılar konferansı. iyi günler. | Open Subtitles | مؤتمر شركات التصدير الهنديه مساء الخير |
| Yine mi ithalat işinle ilgili? | Open Subtitles | ـ لم لا تعمل في التصدير مرة أخرى؟ ـ إذا ساعدُتني، |