| Bu taktik yarı yarıya işe yarar– ve drongoların yiyeceklerinin çoğunu sağlar. | TED | ينجح هذا التكتيك في معظم الوقت ويوفّر للدرونغو الكثير من طعامهم. |
| Aslanlar taktik değiştirerek risk almak zorundalar. | Open Subtitles | سيكون على الأسود أن يخاطروا بتغيير التكتيك |
| Tabii bu taktiği sadece barış zamanlarındaki tatbikatlardan biliyordu. | Open Subtitles | والذى أختبر هذا التكتيك فقط فى تـدريـبـات مـا قبـل الحـرب |
| - Şimdilik bu kadarını söyleyebilirim. - Goa'uld daha önce bu taktiği kullanmıştı. | Open Subtitles | هذا كل ما أستطيع قولة الجواؤلد استعملوا ذلك التكتيك من قبل |
| Devrim niteliğindeki Taktikleri ve dahiyane silahlarıyla bu ordu tüm Avrupa'yı fethetmişti. | Open Subtitles | جيش ثوري التكتيك بأسلحة بارعة في النهاية . وقف مستعدا لفتح أوروبا |
| - SWAT'tan mısınız? | Open Subtitles | أم "الفرقة الخاصة للعتاد و التكتيك" ؟ |
| Pusu ile başetme taktiğin: | Open Subtitles | التكتيك الذي تعاملتي به مع الفخ : |
| Belki yapılması gerekenler hakkında birkaç ders, senatör, şimdi halkın gözü önündesin. | Open Subtitles | ربما بعض الدروس في التكتيك سيناتور الآن كونك سوف تكون تحت الأضواء |
| Ne düşündüğümü söyleyeyim. Bence bu FBI'ın hep kullandığı taktik. | Open Subtitles | سأخبركما ما بخاطري، اعتقد أن هذا هو نفس التكتيك الذي تستخدمة المباحث الفدرالية مرارًا وتكرارًا. |
| Stadyum çok büyük. taktik değiştireceğiz. | Open Subtitles | الملعب كبير جداً علينا أن نغير التكتيك |
| taktik ve doğruluk, genel olarak artık aynı şey. | Open Subtitles | التكتيك والإتقان أصبحا الآن شيئ واحد. |
| Stadyum çok büyük. taktik değiştiriyoruz. | Open Subtitles | الملعب كبير جداً علينا أن نغير التكتيك |
| Sonra taktik değiştirdim. | TED | فغيرت التكتيك في هذه المرة. |
| Peki ya üzerinde çalıştığım taktik? | Open Subtitles | ماذا عن التكتيك الذي أديره؟ |
| Benimle aynı taktiği mi ele alıyorsun? | Open Subtitles | هل تفكر في نفس التكتيك الذى افكر به؟ |
| Tipik Rus taktiği. | Open Subtitles | يبدو أنهم يستخدمون التكتيك الروسيالمعتاد... |
| Bu taktiği biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف ذلك التكتيك. |
| Aynı taktiği ben de kullandım. | Open Subtitles | استخدمتُ هذا التكتيك بنفسي |
| Taktikleri bir süredir şehirde kredicileri soyan bir ekiple eşleşiyor. | Open Subtitles | التكتيك يُطابق فريقاً كان يسرق محلاّت الرهن في أرجاء المدينة. |
| 97 yılında Akademi'deyken Savunma Taktikleri sınavından 99 aldım, bütün erkek öğrenciler bir anda bana karşı soğuk davranmaya başladılar. | Open Subtitles | عندما كنت في الأكاديمية في عام 1997 حصلت على 99 في امتحان التكتيك الدفاعي و الذي,بدون أن أضطر للقول كان له رد فعل بارد فوري |
| - Naz'a, SWAT ekibinden üç adamının NZT'nin etkisinde olabileceğine dair mesaj atıyorum. | Open Subtitles | أراسلُ (ناز) لأعلمها أن ثلاثًا من وحدة التكتيك ربما يعاقرون العقار. |
| O taktiğin işe yaramayacağını konusunda seni uyarmıştım! | Open Subtitles | حذرتك بأن ذلك التكتيك سيكون غير مؤثر .... |
| Belki yapılması gerekenler hakkında birkaç ders, senatör, şimdi halkın gözü önündesin. | Open Subtitles | ربما بعض الدروس في التكتيك سيناتور الآن كونك سوف تكون تحت الأضواء |