| Fotoğraflarla oynanmış, kim oldukları net olarak görülemiyor. | Open Subtitles | هذه الصور كلها تم التلاعب بها بطريقة ما بحيث لا تستطيع رؤية حقيقتها |
| Ceset üzerinde oynanmış. Biri bizi atlatmaya çalışmış. | Open Subtitles | الجثة تم التلاعب بها بواسطة شخص يحاول تضليلنا. |
| Tanıklar yalancı laboratuar sonuçlarıyla oynanmış. | Open Subtitles | نتائج المختبر يتم التلاعب بها. |
| Kim bilir neleri manipüle edip olayı sulandırdılar. | Open Subtitles | ولا أعلم ماهي الأشياء التي تم التلاعب بها أو تعديلها |
| Biliyorsun ki kesinlikle şunları diyemem; sistemim hacklenmiş, fotoğraflarım manipüle edilmiş bazı fotoğraflar yüklenmiş ya da silinmiş. | Open Subtitles | أنت تعلم,أنني لايمكن أن أكون موقنًا. لقد تمت قرصنة جهازي. والصور يمكن التلاعب بها. |
| Bu kurcalanmış. | Open Subtitles | لقد تم التلاعب بها |
| Ashley'nin doğum sertifikasıyla oynanmış. | Open Subtitles | شهادة ميلاد " آشلي " تم التلاعب بها |
| - Prizle oynanmış. | Open Subtitles | المخارج تم التلاعب بها |
| Çünkü bu çekimlerin üzerinde oynanmış. | Open Subtitles | لأن الصور تم التلاعب بها |
| Görüntülerle oynanabilir. Bu oynanmış değil. | Open Subtitles | -من الممكن أن يكون قد تم التلاعب بها |
| Yani üzerinde oynanmış olabilir. Değil mi , Beckett? | Open Subtitles | أعني ، لابدّ أنّه تمّ التلاعب بها أليس كذلك ، يا (بيكيت)؟ |
| Ayarlarla oynanmış gibi görünmüyor. | Open Subtitles | لا يبدو انه تم التلاعب بها |
| Anıların, duyguların, hatta ruhani deneyimlerin bile hipnoz altındayken manipüle edilebileceğini biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا يعلم أن الذكريات والعواطف بل وحتى التجارب الروحانية يمكن التلاعب بها تحت تأثير العقاقير المنوّمة |
| Yeni aldığımız bir istihbaratımız eski ajanlarınızdan biri tarafından manipüle edildiğini söylüyor. | Open Subtitles | لكن معلومات استخباراتية جديدة تشير إلى أنه كان التلاعب بها من قبل أحد وكلاء السابق الخاص بك. |
| Kızının bu kadar kolay bir şekilde manipüle edilebileceğini düşünüyorsan babamı hiç tanımıyormuşsun. | Open Subtitles | أنتم لا تعرفون أبي على الإطلاق لو فكرتم أن ابنته من السهل التلاعب بها |
| Görünen o ki rastgele liste sizin tarafınızdan manipüle edilmiş. | Open Subtitles | يبدو... أن قائمة الكلمات العشوائية... تم التلاعب بها عمداً من قبلكِ |
| Bu da manipüle edilebileceği anlamına gelir. | Open Subtitles | وهذا يعني أنه يمكن التلاعب بها |
| Norton'un arabasının frenleri kurcalanmış. | Open Subtitles | كنت أحاول أخبارك أن فرامل سيارة (نورتن) تم التلاعب بها بكل تأكيد. |