| Tıpkı küçükken boya ve lego kullanmak, | TED | كما كنت أفعل عندما كنت أصغر باستعمال التلوين وألعاب التركيب. |
| Bunun insanları mum boya ve böyle şeylerle oynaması için bir şans olduğunu düşünüyorum. | TED | أنا أعتقد بأن تعطي فرصة للناس للعب بأقلام التلوين و ما شابه. لكنني مهتم بالعملية، |
| Pastel boya kıran Willow'u da seviyorum, korkunç, damarlı Willow'u da. | Open Subtitles | أحب ويلو كاسرة قلم التلوين وأحب ويلو المخيفة |
| Sensin, Switowski. boyama kitabını bitir ve uyu. | Open Subtitles | أنت كذلك يا ستوباسكي فقط أنهى كتاب التلوين وعد إلى النوم |
| Neden boyama kitabını alıp büyükannene bir resim çizmiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تُحضر كتاب التلوين الخاص بك ، وترسم لجدتك صورة؟ |
| Bizim çocuklarda kullandığımız parmak Boyamaya benziyor. | Open Subtitles | بنفس أسلوب التلوين بالأصابع الذي اعتمدناه مع أطفال الحضانة ذات مرة |
| -Zerdeçal, yemeklerde kullanılan sarı renk verici bir madde. | Open Subtitles | الكركم الأصفر هو في التلوين المستخدمة في الطبخ |
| Evet, boya silahlarında kullanılanlardan. | Open Subtitles | مثل أحد أسلحة التلوين ماذا كان سبب الوفاة ؟ |
| Okulda parmak boya günüydü ve beş yaşında bir çocuk, benimle ikinci aşamaya geçti. | Open Subtitles | كان يوم التلوين بالاصابع في المدسة و احد الاطفال وصل الى المرحلة الثاني معي |
| Okulda parmak boya günüydü ve beş yaşında bir çocuk, benimle ikinci aşamaya geçti. | Open Subtitles | كان يوم التلوين بالاصابع في المدسة و احد الاطفال وصل الى المرحلة الثاني معي |
| Duvardaki kana baksana. Parmakla yapılmış yağlı boya tablolar gibi. | Open Subtitles | كلّ هذا الدم على الجدران يشبه التلوين بالأصابع |
| - ...mum boya ve karton getirdi. | Open Subtitles | لقد أحضرت لي الممرّضة أقلام التلوين وكلّ شيء |
| Parmak boya yaptık bütün ev ödevlerini bitirdi ve biraz da top oynadık. | Open Subtitles | قمنا ببعض التلوين بالأصابع اليوم وقد أتمت جميع واجباتها البيتية ولعبنا بعض كرة القدم أيضاً |
| Ben küçükken o kilimin üzerine elimde boyama kitabımla oturur, onu dinlerdim. | Open Subtitles | عندما كنت صغيرة، تعودت على الإتكاء على الحصيرة مع كتاب التلوين خاصتي و أستمع إليه |
| Şimdi teleskop kamerasının beyaz alanda dengeli olmasını sağlıyor ve keşke sana boyama kitabı getirseydim diyorum. | Open Subtitles | أنا الآن التأكد من كاميرا التلسكوب الفضائي أبيض الميدان متوازن و متمنيا كان لديك كتاب التلوين. |
| Siyahi Tarihi Ayı'nı anlatan boyama kitabını almayacaktım ona. | Open Subtitles | هتاف اشمئزاز، وينبغي لقد اشترى أبدا له ان كتاب التلوين هذا ما يفسر شهر تاريخ السود. |
| boyama kitabını istemiyor musun? | Open Subtitles | ألا تريدين كتاب التلوين الخاص بكِ؟ |
| Tamam, boyama kitabının üstüne bas. | Open Subtitles | حسنًا، أجل، طئي برجلك على كتاب التلوين |
| Bana şu boyama kitapları, isim oyunlarından verdiler. | Open Subtitles | هم... أعطاني تلك كتاب التلوين الصور والألعاب الاسم. |
| Boyamaya devam et. | Open Subtitles | هيا تابعي التلوين |
| İnce tabaka renk analizi kalemin normal tükenmez olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | طبقة رفيعة من التلوين تخبرنا عن الصبغة الحمراء المتوافقة مع قلم " كودا " بسيط |
| Hayatını mahvetmeyi isteseydim pastel boyayla olmayacağından emin ol. | Open Subtitles | اذا اردت ان ادمر حياتك , راين لن اقوم بتدميرها بأقلام التلوين |