| Bu egzersiz odasında küçük bir buzdolabı olması lazım, içine meyve suyu ve diğer sağlıklı şeyleri koyarız. | Open Subtitles | الأن، غرفة التمرينات يجب أن يكون بها ثلاجة صغيرة للعصائر والأشياء الصحية الأخرى |
| Otuz dakika egzersiz, hepsi bu. | Open Subtitles | ثلاثون دقيقة من التمرينات هذا كل ماحصلت علية |
| Bu süre içinde, Henri Young ne sıklıkla egzersiz için dışarı çıkarıldı? | Open Subtitles | خلال هذة المدة ، كم مرة سُمح لهنرى الصغير بالخروج لآداء التمرينات ؟ |
| Üç yıl ve iki ay içerisinde, Henri Young ne sıklıkla egzersiz için dışarı çıkarıldı? | Open Subtitles | خلال 3 سنوات وشهرين ، كم مرة سُمح لهنرى الصغير بالخروج لآداء التمرينات ؟ |
| spor yaparız, sağlıklı besleniriz, vitamin alırız. | TED | نقوم بعمل التمرينات ، نأكل طعاماً صحياً ، ونتعاطى الفيتامينات |
| Antrenmanın iptal olduğunu söylemedim! | Open Subtitles | انا لم اقل انني الغيت التمرينات |
| Ne sıklıkla egzersiz için dışarı çıkarıldı? | Open Subtitles | كم مرة سُمح لهنرى الصغير بالخروج لآداء التمرينات ؟ |
| Bu süre içinde, Henri Young ne sıklıkla egzersiz için dışarı çıkarıldı? | Open Subtitles | خلال هذه المده ، كم مره سُمح لهنرى الصغير بالخروج لاداء التمرينات ؟ |
| Üç yıl ve iki ay içerisinde, Henri Young ne sıklıkla egzersiz için dışarı çıkarıldı? | Open Subtitles | خلال 3 سنوات وشهرين ، كم مره سُمح لهنرى الصغير بالخروج لاداء التمرينات ؟ |
| Yaşlı kanımızı hareketlendirecek bir egzersiz gibisi yok. | Open Subtitles | أوه .. لا يوجد أفضل من هذه التمرينات لتجعل الدم يتدفق |
| Ayrıca ben egzersiz olacaktır. Ben bulabilirsiniz Bazı kirli kız ve evlendi. | Open Subtitles | ولن أؤدي التمرينات ، سأبحث عن فتاة منحطة و أتزوجها |
| Biraz Valerian kökü çiğne ve biraz egzersiz yap. | Open Subtitles | أمضغ جذور الفليرين ومارس التمرينات الرياضيه |
| Son zamanlarda biraz egzersiz yapıyorum, kolum çok iyi. | Open Subtitles | كنت أقوم ببعض التمرينات وكتفي أشعر أنه بخير |
| Bu yaşlarda egzersiz yapmaları lazım, o yüzden onu her gün yürüyüşe çıkarırım. | Open Subtitles | من الضروري لها ممارسة التمرينات لذا أصحبها في نزهة للمشي يوميا |
| Hep az yağlı yiyecekleri tercih etmeli ve her zamanki egzersiz seviyemi sürdürmeye devam etmeliyim. | Open Subtitles | يجب علي دائما اختيار اطعمة قليلة الدهون والاستمرار بعمل التمرينات على نفس المستوى |
| Haftada bir gün özel öğretmen tuttuk, onunla her gece egzersiz yapıyorum. | Open Subtitles | أجل، لقد أحضرنا لها مدرس بنهاية الأسبوع. وكنتُ أقوم بجميع التمرينات معها، كل ليلة حقًا. |
| Yapılacak birçok iş var. O anın içinde olmaları ve hayatlarına fakındalık katmak için katılımcılarımıza günlük egzersiz programları öneriyoruz. | TED | وما نفعله غالباََ هو أننا نقدم برامج للناس والذي تعطي للمشاركين عدداَ من التمرينات يمارسوها يومياََ. لذيادة لحظات الوعي الآني في حياتهم. |
| Bir egzersiz odası yapıyoruz. | Open Subtitles | سنبني غرفة التمرينات التي تريدينها |
| Vücut çalışıyoruz böylece egzersiz yapmak zorunda kalırsak diye vücudumuz şekle girecek. | Open Subtitles | لذا فنحن نمارس التدريبات... حتى نحافظ على رشاقتنا... من أجل أن نستطيع ممارسة التمرينات |
| Vücut çalışıyoruz böylece egzersiz yapmak zorunda kalırsak diye vücudumuz şekle girecek. | Open Subtitles | لذا فنحن نمارس التدريبات... حتى نحافظ على رشاقتنا... من أجل أن نستطيع ممارسة التمرينات |
| Asla spor yapmıyor... hiç arabasını yıkamıyor ve tek bir kot pantolonu bile yok! | Open Subtitles | إنه لا يمارس التمرينات أبداً. ولا ينظّف سيارته أبداً وحتى أنه لا يمتلك معطفاً رياضياً! |
| Antrenmanın iptal olduğunu söylemedim! | Open Subtitles | انا لم اقل انني الغيت التمرينات |