"التمساح" - Translation from Arabic to Turkish

    • timsahın
        
    • timsahı
        
    • timsahlar
        
    • timsaha
        
    • Krokodil
        
    • timsahla
        
    • Crocodile
        
    • timsahtan
        
    • timsahların
        
    • Gator
        
    • Timsah'
        
    Bulduğumuz dişten elde ettiğimiz DNA'ya göre şanslı timsahın numarası 0116. Open Subtitles الجينات تخبرنا من الضرس الذي أحضرناه بأن التمساح المحظوظ رقم 0116
    Bir ineğin veya timsahın eğri büğrü şekliyle sınırlı kalmadan.. TED ليس محدوداً على شكل مثل البقرة أو التمساح.
    timsahı korusun diye tutulmuş bir adam, onu korumaya çalışırken canından oldu. Open Subtitles رجل استأجر للدفاع عن التمساح خسر الحياة ل مخلوق كان يحاول حمايتها.
    Ama biz timsahı pek zeki bulmayız, bir insan gibi değildir yani. TED لكننا لا نعتبر التمساح ذكي جداً، ليس كـالإنسان.
    Evrimsel süreçte, timsahlar gülümsemek için her gerekçeye sahipler. Open Subtitles في مصطلحات التطور والنشوء التمساح لديه كل مقومات النجاح
    Yani, eğer bir kedi görürseniz zigzag yaptığınız sırada kediyi timsaha fırlatın. Open Subtitles لذا , إذا رأيتم قطة بينما تقومون بالحركة المتعرجة ارموا القطة علي التمساح
    Ama ilginçtir, bir timsahın hayatının en kritik dönemi karada geçer. Open Subtitles انها سخرية القدر في أن اول اللحظات الحرجة من حياة التمساح يقضيها على اليابسة
    Yetişkin bir zebra timsahın çenesini kıracak kadar sert çifte atabilir. Open Subtitles حمير الوحش البالغة لديها ايضا رفسة قاسية واللتى تستطيع بها ان تكسر فك التمساح
    timsahın ikinci çekim için döneceğini mi sanıyorsunuz? Open Subtitles يا رجل الحيوانات , هل تعتقد أن التمساح عائد للقطة أخرى ؟
    timsahın midesinde olduğuna dair, nesine olursa olsun bahse girerim. Open Subtitles أنا اراهنك على أي شيء تريده بأنّه موجود في معدة ذلك التمساح
    Üzgünüm, içerikte bir timsahın olmaması gerektiğini yeni anlıyorum. Open Subtitles أعتذر , كان يجب أن أعرف التمساح لا علاقة له بالأمر
    timsahı tuvalete atıp, sifonu çektik, gitmedi. Şimdi beslemek zorundayız. Open Subtitles لقد وضعنا التمساح في المرحاض محاولين التخلص منه لكنه علق بالمنتصف ، والآن علينا ان نطعمه
    Yani, timsahı her zaman zehirli oklarla vururlardı. Open Subtitles أترى ؟ كلما قتلوا تمساحاً بالرصاص السام ، يموت التمساح لكن السم يبقى بداخله
    Beş metrelik bir timsahı 4 saatte öldürüyormuş. Open Subtitles يستغرق أربع ساعات كي تستطيع تناول لحم التمساح
    Diğer küçük timsahlar da beklemede ama onların yemek bileti koca oğlanın avlanma becerilerine bağlı. Open Subtitles ..التماسيح الأصغر تنتظر أيضًا لكن قسيمة وجبتها الغذائية تعتمد على مهارة التمساح القائد في الصيد
    Sonunda o timsaha yaptıklarının bedelini ödetebilirim. Open Subtitles أمّا الآن فأستطيع أنْ أجعل التمساح يدفع الثمن
    Muhteşem bir adam, üç parça Charles Darwin ve bir parça Krokodil Dundee. TED وهو رجلٌ رائع جداً ثلاثة أرباعه " شارلز داروين " والربع المتبقي " التمساح دندي "
    Tamamdır, timsahla sex, çığlıklı orgazmlar ve bakire çığlıklı orgazmlarımız var. Open Subtitles حسناً لدينا , جنس مع التمساح وصرخة النشوة , وصرخة النشوة العذراء
    Crocodile Mick'i arıyorsanız, Gezintiye çıktı. Open Subtitles إن كنتِ تبحثين عن ميك التمساح فقد ذهب في جولة
    Bize ikinci timsahtan onun kafasını uçuracağımızdan korktuğu için bahsetmediğini söyledi. Open Subtitles حول التمساح الثاني، ' هي كانت خائفة ان نفجّر رأسه.
    Fakat dev timsahların ıssız nehrinin ötesinde hayatta kalabilmeleri için elzem olan göçmen sürülerinin hala bir emaresi yok. Open Subtitles لكن وراء النهر المعزول الذي يقطن فيه التمساح الضخم لا أثر لقدوم القطعان المهاجرة التي يعتمد عليها للبقاء حيّاً
    Babam tüm maçlarıma tişört giyerek gelir, ''Baba Gator'' diye en önden bağırırdı. TED وكان أبي يأتي إلى كل مبارياتي مرتدياً قميصاً مكتوب على مقدمته، "التمساح الأب".
    Gidip küçük bir çanta hazırlıyordum ve Bay Timsah' ın gelmesini bekliyordum. TED و كنت اذهب و احزم حقيبة صغيرة و انتظر السيد التمساح ليأتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more