| Genç bir adamken bile işe zirveden başladım imza toplayarak. | Open Subtitles | و حتى كشاب صغير بدأت من القمة , بتجميع التواقيع |
| Bu kadar yeter, daha fazla imza yok. Gitmeliyim. | Open Subtitles | يكفي ، لا مزيد من التواقيع ، عليّ الذهاب |
| - İmza verme fikrini gerçekten sevmem ve şu anda burada meşgulüm... | Open Subtitles | .. ــ لا أحب فكرة التواقيع للمعجبين و .. أنا في نقاش هنا لذا |
| Satış belgeleri, geçerli ve yasal senetler... tanıklı ve gerçek imzalar. | Open Subtitles | فواتير البيع تكتب بشكل جيد وقانوني وعليها التواقيع الأصلية والشهود |
| Zaman çizelgesi ve imza kayıtları var elimizde. | Open Subtitles | حصلنا على اوقات بطاقات العمل وكشف التواقيع |
| Yukarı çıkmamız lâzım. İmza günü başlamak üzere. | Open Subtitles | علينا العودة إلى الداخل جلسة التواقيع على وشك البدء |
| Birkaç imza vermek için durdum, kaldırımda kan kaybından ölecektim. | Open Subtitles | توقفت لإعطاء بعض التواقيع . وتقريباً نزفت على الرصيف |
| Eve gidip imza defterimi alayım öyleyse. | Open Subtitles | يجب أن أذهب إلى منزلي كي أحضر كتاب التواقيع |
| Arka tarafta çiziklerin olduğu yere, imza atmanız gerek. | Open Subtitles | انا اريد بعض التواقيع فى الاماكن التى توجد عندها حرف الاكس |
| Umarım yüzlerce imza dağıtmaktan çekinmezsin. | Open Subtitles | أتمنى أنك لا تمانع من توقيع مئات من التواقيع |
| Bunlar, sahte imza atıldığını gösteren ADM belgeleri. | Open Subtitles | هذه وثائق من أ.د.م تظهر التزوير في التواقيع |
| İmza toplama işini bana anlattı mı dersen... | Open Subtitles | والآن هل قام بنصحي لخطة جمع التواقيع هذه ؟ |
| Jang'ın sorgulanması için imza kampanyası başlatabiliriz. | Open Subtitles | ،يُمكننا إنشاء حملة لجمعْ التواقيع .لكي نُخضع جانغ سي مين للاستجواب |
| Dilekçe için imza topluyormuş gibi davran. | Open Subtitles | تظاهر بأنك تحصل على التواقيع من أجل عريضة |
| Herkes imza almak için peşimden geliyor falan filan. | Open Subtitles | اطفال يطاردوني من اجل التواقيع في كل مكان |
| Ancak bazı imzalar arasında uyuşmazlıklar bulduk. | Open Subtitles | عن طريقك لكننا عثرنا على بعض التناقضات في التواقيع |
| Ölüm tutanaklarındaki imzalar, tıbbi talimatlar,cesedin hastaneden teslim edilmesi. | Open Subtitles | التواقيع على شهادات الوفاة أوامر طبية ، وشحن الجثث |
| Evet, bu isimle anılmak istiyorum. Bu isimle imzalar atıyorum. | Open Subtitles | نعم يا سيدي , أنا اريد يكون اسمى بذلك الاسم أكتب التواقيع بذلك الاسم |
| Doktorlar stajyerlere iş yaptırırlar, hemşireler imzaları taklit ederler, reçeteler çatlaklardan geçebilir. | Open Subtitles | لكن هذا ممكن، فالأطباء يطلبون الأشياء عبر الأطباء المقيمين والممرضات يزورون التواقيع |
| İmzalara geçip... ..ve şu formaliteleri hızlıca bitirelim. | Open Subtitles | خذ التواقيع.. واستكمل هذه البيانات بسرعة. |
| Fraunhofer çizgileri, kozmostaki yaygın ve belirgin elementlerin atomsal imzalarıdır. | Open Subtitles | خطوط فراونهوفر هي التواقيع الذرية للعناصر مكتوبة عبر الفضاء |
| Sox için kötü, babamın koleksiyonu için iyi şans. İmzalı mı? | Open Subtitles | حظ سيء لفريق سوكس سيرغب جامعوا التواقيع بها بشدة |