| eğer yüzünüzde "Çok acelem var" ifadesi Olursa, istediğiniz kadar hızlı koşabilirsiniz. | Open Subtitles | إن كانت ملامحك تقول أنا على عجل.. فيمكنك الجري بالسرعة التي تريد |
| Küçültmek ve yürürlükten kaldırmak istediğiniz programlar Amerikan rüyasının temel taşları. | Open Subtitles | البرامج التي تريد إعادة تحجيمها أو تفكيكها، هي عصب الحلم الأميركي. |
| Bunun için, bir evrak çantasına arkadaşınız James Bond'a göndermek istediğiniz bazı önemli dokümanlara ve bunu güvende tutmak için kilide ihtiyacınız olacak. | TED | لذلك، ستحتاجون إلى حقيبة، بعض المستندات المهمة التي تريد إرسالها إلى صديقك، جيمس بوند، وقفل ليحفظها كلها بأمان. |
| Kingsley, ABD'nin Orta Doğu ile savaşa girmesini isteyen... petrolcüleri temsil ediyor. | Open Subtitles | كينزلي الممثل الأول لشركة النفط في بحر قزوين للبلد التي تريد أمريكا |
| Amerika, tıpkı benim gibi, barış içinde,birlikte varolarak... yaşamak isteyen insanlarla dolu. | Open Subtitles | شغل امريكا مع الناس التي تريد العيش بسلام للتعايش بالجنة مثلي تماما |
| Ben yatmak istediğin kız hakkında konuşuyorum. Şimdi beni rahat bırakacak mısın? | Open Subtitles | أَنا أتكلم على البنت التي تريد أن تنام معها لذا تمهَل عليَ |
| Ama seninle beraber olmak bana birinin seni görülmek istediğin gibi görmesinin ne kadar güzel bir şey olduğunu hatırlattı. | Open Subtitles | .. لكن معكِ .. يذكرني بكم هو رائع أن تُرى من قِبل شخص ما بالطريقة التي تريد أن تُرى بها |
| Eğer böyle oynamak istiyorsan. | Open Subtitles | إذا كانت تلك الطريقة التي تريد أن تلعب بها |
| Ve ayrıca emrettiğiniz de, tam olarak istediğiniz şekilde sıraya geçebiliyorlar. | TED | وعندئذ يمكنهم من تلقاء نفسهم، عندما تفاجئهم ، أن يصطفوا بالطريقة التي تريد |
| Bir sonraki video aramanızda insanların sizi görmesi için istediğiniz şekli seçebileceksiniz. | TED | يا للدهشة، في المرة القادمة التي تجري فيها اتصال فيديو، سوف يمكنك اختيار نسختك التي تريد أن يراها الشخص الآخر. |
| Üzgünüm. İstediğiniz oda en iyi odamızdır. | Open Subtitles | الغرفة التي تريد هي الأفضل عندنا انها دائما مشغولة |
| İstediğiniz oda en iyi odamız. Her zaman doludur. | Open Subtitles | الغرفة التي تريد هي الأفضل عندنا انها دائما مشغولة |
| Bildirmek istediğiniz acil durum nedir? | Open Subtitles | ما هي نوع الطواريء التي تريد الإبلاغ عنها؟ |
| Benim derdim, düzgün davranılmasını isteyen kızlardan faydalanmak isteyen senin gibi erkekler. | Open Subtitles | مشكلتي هي الشباب مثلك يريدون إستغلال للفتاة التي تريد أن تعامل بإحترام |
| Kötülük yapmak isteyen insanlara neden bunu yaptığını açıklama imkanı veriyor. | Open Subtitles | إنها تمنح للناس التي تريد عمل الشر المبرر لما تقوم به |
| Buraya gelmek ve ticaret yapmak isteyen firmaların yarattığı eğilim ve hızdaki artışı hissetmek bile güzel. | TED | لسماع هذا الحوار الذي يزيد فحوى وسرعة، لقرارت عن التجارة والشركات التي تريد أن تأتي. |
| Bu bilgileri, sizi işe almak isteyen insan kaynakları şirketlerine ve büyük firmalara satacağım. | TED | وسأقوم ببيع التقارير لشركات الموارد البشرية والشركات الكبرى التي تريد توظيفك. |
| Hiç o kadar mükemmel olmayacağım. Olmamı istediğin Hintli kız çocuğu. | Open Subtitles | لن أكون قط تلك الفتاة الهندية التي تريد مني أن أكون |
| Aynı benim gibi birisini bulmuşsun, çünkü aslında beraber olmak istediğin kadın benim! | Open Subtitles | لقد وجدت شخصا مثلي تماما لأنني المرأة التي تريد أن تكون معها حقا |
| Zaten sahip olduğun ve seni mutlu eden şeyleri istediğin şeylerin yerine koyup bazı hayallerinden vazgeçmek o kadar da kötü değil. | Open Subtitles | فلا بأس أن ترك بعض من أحلامك لبرى حياتك أسفل من الأشياء التي تريد إلى الأشياء لديك التي تجعل بالفعل أنت سعيد. |