| Keşke içimin pır pır ettiğini veya bu meseleyi düşündüğümde yere çizdiğim haritaları size anlatabilsem ancak yapamıyorum. | TED | أتمنى لو أتحدث عن القلق الذي انتابني أو الخرائط التي رسمتها على الأرض عند التفكيرفي هذه العلاقة، لكنيّ لا أستطيع. |
| Ama sonra bütün gün çizdiğim şu ejderhalara bakıyorum ve... | Open Subtitles | ولكن انظري إلى رسومات التنين التي رسمتها طيلة اليوم |
| Bir gün günlüğümü dışarıda bıraktım ve çizdiğim resimlerden birkaçını gördü. | Open Subtitles | وذات يوم تركتها بالخارج فرأت بعض الصور التي رسمتها |
| Sanırım aklım hala Çizdiğin o korkunç resmimdeydi. | Open Subtitles | أعتقد أن عقلي كان مشغولا بالصورة الفظيعة التي رسمتها لي |
| - çizdiğim resimleri görmek ister misin? | Open Subtitles | هل تريدين أن تري بعض الصور التي رسمتها ؟ بالتأكيد |
| Ve aşağı çizdiğim "X"e denk getirdim. | Open Subtitles | وألقيتها علي العلامة التي رسمتها علي الأرض |
| Dostum, çizdiğim çizgilerden kesmeye dikkat et, tamam mı? | Open Subtitles | يا برعم، تأكد من أنك تقطع على الخطوط هنا التي رسمتها اوكي؟ |
| çizdiğim resmi hatırladın mı? | Open Subtitles | هل تتذكرين الرسمة التي رسمتها ؟ |
| Senin için taslağını çizdiğim planları hatırlıyor musun. | Open Subtitles | أنت تتذكر تلك الخطط التي رسمتها لأجلك |
| çizdiğim Korra resmini tutabilirsin. | Open Subtitles | بامكانكي ان تاخذي صورة كورا التي رسمتها |
| Pekala, öyleyse onu çizdiğim portreye bakabilirsin. | Open Subtitles | -يمكنك رؤية الصورة التي رسمتها له |
| Richards ona çizdiğim resmi teknede saklıyor. | Open Subtitles | (ريتشاردز) بحوزته صورته التي رسمتها مخبأة في ذلك القارب |
| çizdiğim Percy Jackson dizileri. | Open Subtitles | السلسة التي رسمتها حول "بيرسيس جاكسون". |
| - Kendi çizdiğim resmin hani? | Open Subtitles | اللوحة التي رسمتها |
| Ama benim için en büyük an, şu anki en önemli işim, bir baba olmam. İki güzel kızım var ve amacım onları ilhamla çevrelemek. Evimizin her odasında olan kitaplardan odalarının duvarlarına boyadığım resimlere, sessiz zamanlarda bulunan yaratıcılık anlarından bahçe avlusuna çizdiğim yüzlere, 20 yıldır oturmakta olduğum çizim masasına onları oturtmaktaki tek amacım bu. | TED | لذا أكبر لحظة بالنسبة لي، بالرغم من أن أكبر وظيفة لي الآن أني أب ولدي طفلتين جميلتين و هدفي هو إحاطتهم بالإلهام بالكتب التي في كل غرفة من بيتنا إلى الرسومات الزيتية التي رسمتها في غرفهم إلى لحظات الإبداع عندما توجد في الأوقات الهادئة عن طريق صنع وجوه على الرصيف في الفناء إلى تركها تجلس في الطاولة التي جلست عليها ال20 سنة السابقة. |
| Tanya'nın kızı uğradı ve onu Çizdiğin resimleri gördü. | Open Subtitles | ابنةُ تونيا أتت وشاهدت الصور التي رسمتها |
| Kafanda Çizdiğin o toz pembe tabloyu canlandıramayacağının gayet farkında. | Open Subtitles | هي تعلم أنّها لا تمكنها مواصلة حياتها وفقًا للصورة الصغيرة الجميلة التي رسمتها لها في مخيّلتك. |