Başkanın karısı son sekiz aydır onu koruyan adamın kocasını öldürmeye çalışacağına inanmak istemiyor. | Open Subtitles | من الطبيعى ألا ترغب السيدة الأولى فى تصديق أن الرجل الذى يقوم بحمايتها خلال الشهور الثمانية الأخيرة يحاول اغتيال زوجها |
Muhtemelen son sekiz saati oğlunun kız arkadaşıyla evi temizleyerek geçirdikten sonra bitkin düşmüştür. | Open Subtitles | لابد إنها مرهقة بعد أن أمضت الساعات الثمانية الأخيرة في تنظيف المنزل مع حبيبة أبنها |
son sekiz saatimi elimdeki gres yağını çıkartmakla geçirdim. | Open Subtitles | قضيتُ الساعات الثمانية الأخيرة وأنا أُزيل الزيت من يدي |
Geçtiğimiz sekiz ay içinde altı defa buluşmuşlar. | Open Subtitles | تقابلا ستّ مرّات في الأشهر الثمانية الأخيرة |
Geçtiğimiz sekiz yıl boyunca yılda 30 günü bile birlikte geçirmemişiz. | Open Subtitles | أدركت أننا قضينا أقل من 30 يومًا في العام معًا .للأعوام الثمانية الأخيرة |
Fakat şu grafiğe bakacak olursanız son sekiz yolda yardımlar kesintiye uğrarken vakıf sermayesinin hemen hemen aynı kaldığını göreceksiniz. | Open Subtitles | بالتأكيد ، ولكن لو ألقيت نظرة على التمثيل البياني سترى بأن مؤشر صندوق المنح يبقى متعادلاً بينما يسقط مؤشر المساعدات المالية في السنوات الثمانية الأخيرة |