| Berberi tüccarlar tuz ve tekstil ürünleri ve çölden Batı Afrika'ya yeni, değerli eşyalar ve bilgi taşıyorlardı. | TED | وكان التجار البربر يحملون الملح والمنسوجات والسلع الجديدة إلى غرب أفريقيا عبر الصحراء. |
| Baktım ve capcanlı kumu gördüm, capcanlı yumurtadan yeni çıkmış kaplumbağalar denize doğru hamlelerini yaptığında kuşlar üstlerinde uçup aniden saldırırken üstlerinde uçup aniden saldırdılar. | Open Subtitles | و نظرت ،فرأيت الرمال كلها حية و حين إنطلقت السلاحف البحرية الجديدة إلى البحر و حين حلقت الطيور و انقضت للهجوم |
| Rahibe Augusta, yeni rahibe adayımızı giyinme odasına götürün. | Open Subtitles | يا أخت أوجوستا، خذي مرشحتنا الجديدة إلى غرفة تغيير الملابس. |
| Deniz dünyasına yeni eklemeler müteahhit Calvin Bouchard'ın parlak fikirleridir. | Open Subtitles | الإضافات الجديدة إلى عالمِ البحرِ من بنات أفكار رجلِ الأعمال كالفين بوشارد |
| Pekala, umarım hepiniz, lthaca geleneğinin parçası olmayı düşünür... gelecek kuşakların genç kız ve erkeklerine açtığımız yolda yeni yüzyıla ilerlersiniz. | Open Subtitles | أتمنى بشدة أن تصبحوا جزءاً من مجتمع ايثكا نحن نقود الأجيال الجديدة إلى الأمام نحو المستقبل |
| yeni arabamla Merkür'e gidiyorum. Gelmek isteyen? | Open Subtitles | سأخذ جولة بسيارتي الجديدة إلى عطارد هل من أحد يريد القدوم ؟ |
| Jeevraj Amca, 8 ay oldu yeni gelin bu evden gideli ve sen bir kere bile buraya gelmedin. | Open Subtitles | عمّى جييفراج ، لقد مضت 8 شهور على وصول العروس الجديدة إلى هذا البيت وانت لم تزرهاحتى مره. |
| Kiliseye giden yeni yolu takip edin yeni yol sizi oraya götürecektir. | Open Subtitles | فقط اتبعوا الطريق الجديدة للكنيسة وستقودكم الطريق الجديدة إلى هناك |
| Şansınız fazlasıyla yüksek. Daha dün ona yeni bir debriyaj takımı gönderdim. | Open Subtitles | أعتقد هذا لقد أرسلت عدداً من القطع الجديدة إلى هناك |
| yeni bir enerji getireceğimi düşünüyordu. | Open Subtitles | إعتقد بأنّني يمكن أن أجلب بعض الطاقة الجديدة إلى المكان. |
| Bu yeni kimlikleri, kiralık katillere sızdıran kim? Afganistan'dan biri olduğunu mu düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | من كان يسرّب هذه الهويّات الجديدة إلى أولئك القتلة ؟ هل تعتقد أنه شخص ما من أفغانيستان ؟ |
| Üstelik yeni kızı üsse götürmemiz gerek. | Open Subtitles | كما أنّه يجب أن نوصل الفتاة الجديدة إلى القاعدة |
| Kamyonu bu yeni koordinatlara kadar takip edebildim. Şehrin kuzeyinde ufak bir kasaba. Kamyon orada olabilir. | Open Subtitles | تتبعت الشاحنة طبقا لتلك الإحداثيات الجديدة إلى ما يبدو وكأنه بلدة ريفية صغيرة |
| Özellikle ailemize yeni bir üyenin katılmasıyla bazı cevapları bulmam gerektiğini hissettim. | Open Subtitles | على المدى الطويل، وخاصةً بعد قدوم الوافدة الجديدة إلى عائلتنا، شعرت أنني حقًا بحاجة لإيجاد الأجوبة. |
| Hedefi yeni ev kuranlar ve sonra onların evini soyuyor. | Open Subtitles | إنه يتبع أهدافه الذين يشترون الأشياء الجديدة إلى منزلهم. ثم يعود لأخد تلك الأشياء من منزلهم في وقت لاحق. |
| Bu yüzden önceki baskınlar yerine okunması zor olan yeni dosyaları ekledim. | Open Subtitles | لهذا يجب أن أضيف الملفات الجديدة إلى تلك الملفات التالفة من الاقتحام السابق |
| kırmızı kan hücrelerine, beyaz kan hücrelerine ve trombositlere dönüşebilir, her gün yüz milyarlarca yeni kan hücresini kan dolaşımına dahil edebilirler. | TED | بحيث يمكنها أن تتغير إلى كريات دم حمراء، وكريات دم بيضاء، وصفائح دموية، وترسل حوالي مئات المليارات من كريات الدم الجديدة إلى الدورة الدموية يوميًا. |
| Bu yeni hastalık kapmış kadını hücresine götür. | Open Subtitles | خذ هذه المريضة الجديدة إلى تحت الأرض |
| Bu yeni bilgileri Prometheus'a ileteceğim. | Open Subtitles | سأنقل هذه المعلومات الجديدة إلى "بروميثيس" مباشرة |
| Kızılderililer der ki; bir çocuk hızla suya düşerken onu kurtaranla, yeni hayatını sonsuza kadar paylaşacaktır. | Open Subtitles | كان لدى هنود الموهوك قول مأثور أنّه عندما تقع طفلة في منحدرات النهر، فإنّ الشخص الذي سينقذها فإنّه سيشارك في حياتها الجديدة إلى الأبد |