| Yaz geldiğinde sana verdiğim yeleği giyersin; Tuğla tarhın üzerindeki hasırın altında. | Open Subtitles | عندما يأتي الصيف، إلبس الصديري الذي أعطيتك إنها أسفل الحصيرة على السرير الطوبي |
| Koridorda hasırın üstünde uyuyacak. | Open Subtitles | سينام على الحصيرة التي في الممر |
| Evimin anahtarı için aradım. Anahtarı Paspasın altına bırakacaktınız. | Open Subtitles | بل بشأن مفتاح شقتي كان يفترض بك تركه تحت الحصيرة |
| Artık burada yaşayan 4400'ler, benim için Paspasın altına anahtar bıraktılar. | Open Subtitles | من الذين يعيشون هنا الآن من الـ4400 تركوا مفتاح لى تحت الحصيرة |
| Bu da demektir ki muhtemelen paspas altında anahtar olacak. | Open Subtitles | مما يعني ان هناك مفتاح تحت الحصيرة غالبا |
| Çocuk bu atleti giydiğinde ve bu matın üstüne çıktığında, mıknatıslar birbirini itiyor... çocuğun ağırlığını vermesi engelleniyor... tıpkı Ay'da yürüyen astronot gibi. | Open Subtitles | عندما يرتدي الطفل الصديري ويقف على الحصيرة يتنافر المغناطيسان جاعلين الطفل عديم الوزن تقريباً |
| Hayır. Louie, sen ve Jimmy mindere çıkın. | Open Subtitles | لا, لوى سيفعل و أنت خذ الحصيرة |
| Taşıyıcıyı hasırın üstüne koyalım mı? | Open Subtitles | هل يمكنني وضع الوعاء على الحصيرة ؟ |
| Taşıyıcıyı hasırın üzerine koyun. | Open Subtitles | ضع الوعاء على الحصيرة |
| Paspasın altına anahtarı koymamalısınız, aptallar! | Open Subtitles | لم يكن عليكم نسيان المفتاح تحت الحصيرة يا أغبياء |
| Şüpheli Monica'yı izledi, yani Paspasın altındaki anahtarı biliyordu. | Open Subtitles | الجاني تعقب مونيكا لذا فهو يعرف عن المفتاح الاحتياطي تحت الحصيرة |
| Bizim bodrumdaki bit kitini al. - Anahtar Paspasın altında. | Open Subtitles | استعمل مضادات القمل التي لدينا فحسب انها في القبو , و المفتاح تحت الحصيرة |
| Cesedin benim için harika bir paspas olacak. | Open Subtitles | وجثتك الهامده هي الحصيرة التي أحتاجها |
| Ve sevgili, tatlı ev sahibimiz Bay Kıllı-Sırt Tembel-Kıç olası kiracılar için anahtarı matın altına bırakıyor. | Open Subtitles | و عزيزنا المالك اللطيف سيد مشعـر قد ترك المفتاح تحت الحصيرة للمستأجرين المحتملين |
| - Sanırım. - Kabı matın üstüne koyun. | Open Subtitles | ــ أظنّ ذلك ــ ضَع الوعاء على الحصيرة |
| Sonra ilk mindere çıktığımızda onu öyle bir yere çaktım ki, testisleri patladı ve onun eyalet şampiyonasını, benim de onun kalbini kazanma şanslarımız bitti. | Open Subtitles | لذا ، في المرة التي تليها تدخلت على الحصيرة دبسته بصعوبة جدا حتى فجرته ... . |
| Hadi içeri gir ve mindere uzan. | Open Subtitles | اذهب هناك واستلقي على الحصيرة |