| Tabii, korkarım bu harita biraz geçmişte kalmış. | Open Subtitles | نعم ، أخشى أن تكون هذه الخارطة ليست حديثة |
| İşaret bu tarafa, harita da Ambléve o tarafta diyor. | Open Subtitles | الإشارة تقول ذلك الإتجاه أما الخارطة فتقول هذا الإتجاه |
| Daha sonra haritada, örneğin tehdit seviyesi gibi faktörlerden de seçim yapıp kıyaslayabilirsiniz. | TED | ثم يمكنك إختيار أشياء أخرى على الخارطة لرؤية ما هي العوامل الأخرى مثل مستوى التهديد. |
| Terrace Theater, özellikle Haritaya ekledim çünkü geçen sene TED de konuştuğumda haritada yoktu. | TED | مسرح تيراس، لقد وضعتها على الخارطة لأنها لم تكن على الخارطة قبل مؤتمر تيد في العام الماضي. |
| Bu haritayı Jon'a çocuk felcinin tam olarak nerelerde var olduğunu göstermek için hazırladık. | TED | قمنا بتحضير هذه الخارطة لجون لكي نريه أين ينتشر مرض شلل الأطفال |
| O haritayı bana, Kolombiya'ya, getirmen gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاجكِ إلى أن تحضرى تلك الخارطة إلىّ فى كولومبيا. |
| Sanki bu şehri haritadan kaldırmak niyetinde olduklarını. | Open Subtitles | ربما حتى أراد أن يمحو هذه . المدينة من على وجه الخارطة |
| Bulundukları bölge, harita koordinatları: 8-7-3, 1-4-4. | Open Subtitles | الموقع الحالي، إحداثيات الخارطة 8 ـ 7 ـ 3 ـ 1 ـ 4 ـ 4 |
| Bulundukları bölge, harita koordinatları: 8-7-3, 1-4-4. | Open Subtitles | الموقع الحالي، إحداثيات الخارطة 8 ـ 7 ـ 3 ـ 1 ـ 4 ـ 4 |
| Uçaklardan anlarım. harita üzerinden uçuracaksınız. | Open Subtitles | أنا أعرف كيفية الطيران، سوف تطير بواسطة الخارطة |
| harita üzerinde Akdenizi bulun. | Open Subtitles | ضع كازينو بحر الأبيض المتوسط على الخارطة |
| Ve herkes birbiri ile konuşuyor. Bunlar artık haritada yalıtılmış noktalar değil, bizim yarattığımız bir ağ. | TED | ويتحدث الجميع مع بعضهم البعض. لم تعد نقاط متفرقة على الخارطة بتاتاً، إنها شبكة قمنا نحن بصنعها. |
| Şuralarda. O kadar küçük ki haritada bile değil. | Open Subtitles | نحنهنا،إنه مكانصغير ، ليس موجودا على الخارطة |
| Bu haritada eski bir kalay madeni işaretlenmiş. | Open Subtitles | يوجد منجم قديم للصفيح موجود على هذه الخارطة |
| Basit mantık bu iş için yeterli olur. Bu haritayı kullanarak başlayacağız. | Open Subtitles | أعتقد أني سأستهل في استخدام هذه الخارطة. |
| Bu şahane, görünmez haritayı Radzinsky yapmıştı. | Open Subtitles | رزنسكي عرف كيف يزيف الإقفال رزينسكيصنع.. الخارطة المذهلة والغير مرئية |
| haritayı tekrar çizebildim. | Open Subtitles | للذاكرة التصويرية. مكنتني من إعادة رسم الخارطة |
| Ve belki bu iyileşme alanları Haritaya çiselenir, küçük noktalar olur. | TED | وربما مناطق التعافي هذه يمكن أن ترسم على خارطة، نقاط صغيرة على الخارطة. |
| Haritaya bakın. | Open Subtitles | حسنا لينظر الجميع الى الخارطة هذه المنطقة اللتي سنكون فيها |
| Sanki bu şehri haritadan kaldırmak niyetinde olduklarını. | Open Subtitles | ربما حتى أراد أن يمحو هذه . المدينة من على وجه الخارطة |
| Ve bu bir açıdan bu haritanın bize mirası. | TED | وعليه فإن كل هذا هو الإرث اللا محدود لهذه الخارطة. |
| Seninle gen haritalaması hakkında konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد التحدث معكِ بشأن الخارطة الجينية البشرية. |
| wiki haritasından bahsettim, bu açık sokak haritası. | TED | هذه الخارطة الويكي، ها هي خارطة الشارع المفتوحة. |