| Anna'yı hiç zorlamadım çünkü, beni kendi kurallarıyla, kendi yöntemiyle sevmesini istedim. | Open Subtitles | أنا لم أترك آينا تذهب لأنني أُريدُها أَنْ تَحْبَّني على شروطِها الخاصةِ وفي طريقِتها الخاصِة |
| Son defa kendimle yüzyüze geldiğimde, kendi kıçımı tekmelemek zorunda kalmıştım. | Open Subtitles | آخر مرة جئت وجهالوجهمع نفسي, إنتهيتُ برَفْس مؤخرتي الخاصِة. |
| kendi rezilliğimle ilgileniyorum. | Open Subtitles | لقد كُنتُ أَتعاملُ مع إهـانتي الخاصِة بي. |
| Beraber hareket edip kendi ihtirasları için dünyayı köleleştiriyorlar. Devlet, Federal Banka tarafından gasp ediliyor." | Open Subtitles | تعمل سويةً لإسْتِعْباد العالمِ للذتهم الخاصِة "إغتصبَ المصرف الإحتياطي الفدرالي الحكومةَ |
| Bırak kendi matemimi kendim tutayım. | Open Subtitles | دعْني أَحْزنُ على طريقِتي الخاصِة |